Kurban bayramını memleketi Samsun’da geçiren Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç bugün de bayram kutlamalarına devam etti. Bakan Çağatay Kılıç ilk önce AK Parti Samsun İl Başkanlığı’nda düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı.

Sözlerine Şırnak’da iki askerimizin PKK teröristleri tarafından şehit edildiğini hatırlatarak başlayan Bakan Çağatay Kılıç “sözlerimin başında vatan uğruna bayrak uğruna bu milletin geleceğini sağlamlaştırmak ve garanti altına almak uğruna canını veren  şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum, gazilerimize acil şifalar diliyorum. Biraz evvel aldığımız habere göre maalesef iki şehidimiz var ancak yapılan operasyonda otuz dört PKK’lı terörist ele geçirilmiş. Biz hainlerle kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz bunda hiç kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu.

Hac’da yaşanan faciaya da değinen Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç “Rabbim onları da cennetine kabul eylesin inşallah” ifadelerini kullandı. Bakan Çağatay Kılıç şöyle devam etti: “Geçen sene burada olup da bu sene burada olamayan kardeşlerimize rabbim rahmet eylesin önümüzdeki yıllara yine sevdiklerimizle beraberce ulaşmayı bizlere nasip eylesin inşallah. Tabi benden önce hem il başkanımız, belediye başkanımız hem milletvekili ve milletvekili adaylarımız konuşmalarını yaptılar birçok konuya değindiler. Ben o yüzden sözü fazla uzatmayacağım ancak bir iki hususa da değinmeden geçemeyeceğim. Bu arada aday adayı arkadaşlarımız var aramızda onların da burada olmasından dolayı ayrı bir memnuniyet duyuyoruz. Onların da birliğimize beraberliğimize verdikleri destekten dolayı ve kardeşlik hukukunu öne taşıdıklarından dolayı teşekkür ediyoruz. Çünkü biz burada sadece bayram mesajına ortaya koyduğumuz cümlelerle değil o cümlelerin içindeki ruhla bir aradayız. Biz eğer kardeşlik diyorsak bunu hissederek söylüyoruz. Biz bunu sadece bayram mesajında yayınlamak için söylemiyoruz. Hepimiz kardeşiz ve bir olacağız beraber olacağız. Asla ve asla ülkemize hizmetten, birliğinden, beraberliğinden hiçbir şekilde en ufak müsamaha göstermeyeceğiz.

7 Haziran seçimleriyle ilgili değerlendirme yapan Bakan Çağatay Kılıç muhalefeti eleştirdi. Bakan Çağatay Kılıç “Değerli kardeşlerim bakın biz bir seçim yaşadık. 7 haziran seçimlerinde milletimiz bir sonuca hükmetti. AK Parti olarak sandıktan çıkan milli irade olarak ortaya konulan sonuca eyvallah dedik ve bize yüklenen sorumluluğu yanıltmayıp yine Türkiye’nin en çok oy alan ve sorumluluğu en üst seviyede olan  partisi olarak üstümüze düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalıştık. Biz bunu yaptık. Fakat bu yıl içerisinde nelerle bu çalışmalar yapılırken nelerle karşılaştığımızı siz de basından medyadan takip ettiniz. Kimlerin nelere hayır dediğini kimlerin şöyle olsun böyle olsun dediğini, bizim her türlü davetimize karşı bir şekilde bir şeyler bulunduğunu gördük” şeklinde konuştu.

Bölgemizde yaşanan gelişmelerle ilgili görüşlerini de açıklayan Bakan Çağatay Kılıç Ortadoğu’nun bir bataklık olmadığını söyledi. Ortadoğu’nun medeniyetin beşiği olduğuna dikkat çeken Bakan Çağatay Kılıç şöyle konuştu.

“Ortadoğu, medeniyetin beşiğidir. Mekke’nin, Medine’nin, Kudüs’ün, Şam’ın, Halep’in, Bağdat’ın, Beyrut’un olduğu medeniyetler beşiğidir. Biz şu anda Türkiye olarak kolay bir coğrafyada değiliz. Ama asla da Ortadoğu’yu da bataklık olarak sınıflandırmıyoruz. Ortadoğu bir bataklık değildir. Orayı bataklık olarak adlandıranlar,  Avrupa’ya gittikleri zaman da Türkiye hakkında neler konuşuyor? Bugün gazetelerde görüyoruz. Biz beli şeyleri kendi içimizde eleştiririz. Kendi aramızda konuşuruz.  Türkiye ile kendi kurumlarımızla alakalı olarak eleştirimizi kendi içimizde yaparız. Ama Allah aşkına size soruyorum;  Avrupa Birliği ilerleme raporundaki eleştirileri yeterli bulmuyorum. Daha fazla eleştiri yapılması gerekirdi demek, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ana muhalefet liderine yakışır mı? Yakışmaz. Hiç kusura bakmasın. Biz doğru olmayan şeyler yapıldığı zaman bunlar doğru değildir yapılmaması lazım dedik. Tepkilerin her zaman demokratik yollardan ve hukuk içerisinde dile getirilmesi gerektiğini söyledik ama kusura bakmayın ana muhalefet liderinin görevi, yurt dışına gidip de şikayet etmek değildir. Bu kadar ucuz değilmiş. Biz yıllarca bu işleri yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Ülkenizi siz neden yurt dışında şikayet ediyorsunuz?  Bu nasıl bir yaklaşımdır? Ondan sonra da neden acaba bir arada olamadık diye sorduğunuzda işte cevabını kendiniz veriyorsunuz”

Bakan Çağatay Kılıç 1 Kasım’da yapılacak seçimde Samsun’a büyük bir sorumluluk düştüğünü belirterek “Samsun olarak artık sadece hükümette temsil edilmiyoruz.  Ben sizlerin ve Türkiye’nin temsili noktasında bakıyorum ama tabii ki en önce milletvekili olduğum memleketimle alakalı olarak bakıyorum. Bu şerefi taşıyorum.” dedi. Bakan Çağatay Kılıç şunları söyledi:

“Ama partimizin en üst karar alma noktasında olan ve yönetiminde olan MKYK ve MYK kurulunda Çiğdem Hanım genel başkan yardımcısı görevini yürütüyor. Ben hepinizin huzurunda kendisini bu görevlendirme dolayısıyla kutluyorum.  AK Parti olarak üzerimizde büyük bir sorumluluk var. Bu üstümüzde olan görevler bizim rahatlamamızı getiremez. Daha fazla çalışmamızı sağlar. Biz bu yola çıkarken ne dedik? Gecemizi gündüzümüze katarak bu millete hizmet edeceğiz dedik. Kurucu genel başkanımız, şu anda seçilmiş ilk cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hatırlayın bu dava başladığı zaman ‘yeter karar da söz de milletindir’ dedi. Genel Başkanımızın ve Başbakanımızın mesajını hep beraber dinledik. Kardeşliğimize birlik ve beraberliğimize olan vurgusunu hep beraber dinledik. Bunlar çok önemli. Bu ülkede çok şey yaşandı. Çok lakaplar kullanıldı. Ben buradan tekrar söylüyorum. Bugün Türkiye’de yapılan eleştiri ortamına baktığımız zaman bazı gazetelerin ve televizyonların yayına baktığınız zaman bu kadar demokratik hürriyetçi ve liberal bir ortamı inanın birçok Avrupa ülkesinde bulamazsınız”

“Bizim hakkımızda yazılan yalan yanlış haberler, tabi ki bu noktada hukuk yollarına başvuruyoruz. Yakın zaman da ben de yaşadım.” diyen Bakan Çağatay Kılıç sözlerine şöyle devam etti.

“Herkes bir iftira atıyor. Varsın iftira atanlar atsın. Onlarla hesabımızı inşallah 1 Kasım’da sandıkta göreceğiz. Ama bize iftira atıp yalan haber yapanlara, yalan söyleyenlere karşı hukuk yolunda mücadelemizi de veririz. CHP’nin bir milletvekiliyle hukuk önünde karşılaşacağız. İftira atmak o kadar kolay değil. O iftirayı attıysan kusura bakma bunun hesabını da vereceksin. Biz neden sizin ağzınızdan çıkan bir kelime yüzünden itham altında kalalım? Biz bu çalışmaları, hizmetleri millet için yapıyoruz. Sizin üstümüze bir takım yalan yanlış sözleri atmanız için değil. bizi tanıyan herkes tanır. Onun için ben o anlamda müsterihim. Ama dediğim gibi kanundan doğan haklarımı da sonuna kadar kullanırım. Ona da hazır olsunlar. Çok farklı ve önemli bir dönemin içerisindeyiz. Üzerimizde büyük bir sorumluluk var. Bir olacağız, beraber olacağız. Kenetleneceğiz. Bu yolu hep beraber yürüyeceğiz. Kol kola, yan yana  yürüyeceğiz. Hiç birimiz birimizin üstünde değil hep beraber eşit olarak bu yolda yürüyeceğiz  üzerimizde farklı görevler var. Yoksa bu partinin her neferi, bu milletin her bir üyesi, her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı eşittir. Bazılarımızın sorumluluk anlamında üzerinde fazla yükler var. Ama onu da beraberce paylaşarak daha iyiye taşıyacağız”