Bakan Çağatay Kılıç, şike davasında savcının Aziz Yıldırım ve diğer sanıklar hakkında beraat talebiyle ilgili bir soruya ise “Devam eden yargılama süreciyle ilgili olarak herhangi bir şey söylemem doğru olmaz. Çünkü farklı noktalara çekenler olabilir.  O yüzden süreç bitsin ondan sonra bu konuyla ilgili fikirlerimiz ortaya koyarız” yanıtını verdi.

Bakan Çağatay Kılıç, Deniz Çoban’ın yönettiği Kasımpaşa – Çaykur Rizespor karşılaşması sonrası canlı yayında yaptığı açıklamalar ve ardından hakemliği bırakması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Deniz Çoban’ın hakemliği bırakmasını “kişisel bir karar” olarak değerlendiren Bakan Çağatay Kılıç, şöyle dedi:

“Bildiğim kadarıyla ilk kez yaşanan bir durum.  Maçtan hemen sonra canlı yanına gelerek üzüntüsünü dile getirdi. Bu ilk kez yaşandı.  Hakemlerimizle ilgili yapılan toplantıda da dile getirdim.  Hata istem dışı bir şeydir.  Defalarca dile getirdik. Kulüp başkanlarımızın, yöneticilerimizin yaptığı açıklamalara dikkat etmesi gerekiyor.  Yani hatalar her takımın başına gelebilir. Dünya kupasında neler gördük;  Dünyanın en iyi futbolcusu olarak gösterilen kişi eliyle gol attı ve bunu dünya kupasında yaptı.  Hakem göremedi.  Hatalar başka yerlerde yaşanıyor mu? Tabi ki  yaşanıyor. Onun için birazcık da insani açıdan  bu işlere bakmak lazım. Tabii ki yapılan hatanın sonucunda  kayıplar da olabiliyor. Ama bu oyunun bir parçası.Dolayısıyla dikkatli olmamız lazım. Biraz onların da insani anlamda zor işler yaptığını görmek gerekiyor.  Tabii hakemlerimiz kendilerini yetiştirmeli, iradelerini de ortaya koymalı. Bu anlamda kendilerine verilen yetki de gerçekten arttırıldı.  Herkes el birliğiyle bu işin üzerine giderse zannediyorum ki sorunlar daha kolay aşılır. Sürekli Avrupa ile karşılaştırılıyoruz. Avrupa’da bunun örneğini çok bulamazsınız.  Bu konularda açıklama yapacak kişiler bellidir.”

Bakan Çağatay Kılıç, kulüpler yasasının taslak çalışmasında sona geldiğni bildirirken, “Taslak tamamlandı.  Bana bu hafta içerisinde inşallah gösterecekler. Belki bu işlerin de biraz yoluna girmesini sağlayabilecek unsurları oradan hayata geçirebiliriz diye düşünüyorum” dedi.

UEFA Disiplin Kurulu’nun Samsunspor’a verdiği 3 puan silme cezası konusunda değerlendirmelerde bulunan ve kendisine yönelik eleştirilere yanıt veren Bakan Çağatay Kılıç, şöyle konuştu:

“Bu konuda bazı siyasilerin kullandığı söylemler bana samimi gelmiyor. Her şey iyi giderken, güzel giderken herkes iyi… Fakat en ufak bir sıkıntılı durum olduğu zaman, sadece bir yer kötü, sadece bir yer işini yapmıyor oluyor.  7 haziran seçimleri öncesi, bazı şeyler yaşandı. Samsunspor siyasete alet edilmemeli. Samsunspor asla bir siyaset malzemesi  değildir. Deniliyor ki Bakan Bey neden şunu yapmıyor, şuna neden müdahale etmiyor… Benim sürekli dile getirdiğim şu; futbolun kuralları vardır. Futbolu yöneten kurullar var. Futbolun uluslararası anlamda kanunları, yapıları vardır. Bunların dışında hiç kimsenin bir şey yapması mümkün değildir.  Bu da benden beklenmesin. Ben daha önce de bunu dile getirdim. Bunun hem uluslararası boyutu var hem de ulusal boyutu var.” 

Bakan Çağatay Kılıç, asıl sorgulanması gerekenin Samsunspor’un eski yöneticileri olduğunu dile getirerek, “Samsunspor'u yönetmekle görevli olanların zamanında yerine getirmedikleri sorumlulukları var” dedi. Bakan Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle sürtdürdü:

“Başka bir şekilde söyleyecek olursak yerine getirmekle yükümlü sorumluluklarını yerine getiremeyeceklerini haber vermemeleri durumunda biz ne yapabiliriz.  Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin Gençlik ve Spor bakanıyım. Evet Samsunluyum, gönlümde yatanı da herkes biliyor. Bunu açık bir şekilde söyledim. Doğrudur beklentiler farklı oluyor. Ben de zaten beklentileri karşılamak adına elimden geleni yapıyorum ama benim elimde olan enstrümanlar, benim elimde olan yetkiler bellidir. Ne yapabileceğim ortadadır. Bazıları, ‘Bakan isteseydi yapardı’ diyor. Şimdi benim yetkimde olan yapabileceğim bir şey var ama ben bunu yapmıyorsam o zaman bu söylediğiniz doğru. Ama ben elimde olan yetkiler dahilinde, elimde olan her şeyi yapıyorsam ama kulübü yönetmekle görevli olanlar sorumluluklarını yerine getirmiyor ise… bunu kesinlikle bu yönetim için söylemiyorum yanlış anlaşılmasın, bu konuda başkana da teşekkür ediyorum. Gerçekten çok ciddi bir özveri ile çalışıyor. Ekibi ile beraber.  Şu anda da Samsunspor iyi bir noktada gerçekten… İnşallah iyi bir sonuçla biten bir lig olacak. Geçmişteki süreçle ilgili de görevini yerine getirmeyenlerin de sorgulanması gereken bir şeyleri olduğunu düşünüyorum. Bunu Samsunspor heyeti ile ilgili söylüyorum. Tabi bunlar geldi geçti artık yeni sezondayız. Diyebilirsiniz ki siz siyasisiniz, eleştirilere göğüs gereceksiniz, kabul… Samsun'da yerine getirmem gereken görevler var. Ama dediğim gibi benim de bu anlamda görev yetkimi belirleyen kurallar var. Onların dışına çıkmam da mümkün değil. Ben de bunu dile getirdim.  Oradaki üzüntüm; sanki ben elimdeki bir yetkiyi kullanmıyormuşum da yapabileceğim bir şeyde bu yüzden bazı sıkıntılar yaşanıyormuş gibi bir imajın oluşturulması. Benim kızgınlığım buna idi. Burada dile getirdiğim şey çok açık; benim elimdeki yetki ne ise bunu kullanarak görevimi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Bu görevde bulunduğum sürece böyledir. Başka bir yetki ve görev içinde olmam durumunda da öyle olacaktır. Bu benim yapım. Bana verilen yetki ve görev ne ise onun için elimden geleni yaparım, her alanda sadece spor alanında değil. Yapabileceğim ne varsa gece demeden, gündüz demeden çalışarak yaparım. Yapılmıyormuş gibi söylendiği zaman biraz üzülüyoruz.  ”

Baktan Çağatay Kılıç, iddia edildiği gibi Samsunspor'a icra gönderildiği şeklindeki iddiaları da yanıtladı. Spor Genel Müdürlüğü’nün borçlarından dolayı Samsunspor’a yönelik bir takibat başlattığını anlatan Bakan Çağatay Kılıç, şöyle dedi:

“Devletin bir kurumu kendisine borçlu olan kulüp, dernek, şirket her neyse bununla alakalı borcunun tespit edilmesi ve tahsil edilmesi konusunda harekete geçmek durumunda. Ama bu şu anlama gelmiyor, yani her şey toparlanıp haciz etmek… Bu başka bir anlama gelir. İcra başka bir anlamdır, takip etmek başka bir anlamdır. Devletin kurumu kanunların kendisine verdiği hükmü yerine getirmek durumdadır. Ama şöyle yaparsanız olmaz:  sadece Samsunspor'a gitti Spor Genel Müdürlüğü bir takibat başlattı veya icra başlattı. Türkiye'de kaç tane kulüp var şu an Spor Genel Müdürlüğü'nün takibinde biliyor musunuz? Bunu yapmak durumunda… Niye? Ee bir borç var ortada… Dolayısıyla onların takibindeyiz. Ama kapıdan içeri girip şunu al, bunu al, kalemi, masayı da al… Böyle bir şey yok. Tekrar altını çizerek söylüyorum, bu daha önce de böyle olmuştur… Zaten bu durum  şu andaki bir şey değil, daha önceki yapılan bir işlem ve onun takibidir. Durum bundan ibaret.”

Samsun'a yapılan stadın inşaasında bir sorun bulunmadığını ama hedeflenen program içerisinde bazı aksamalar yaşandığını anlatırken, “Yüklenici firmada herhangi bir sıkıntı yok. Ama onun çalıştığı alt taşeron diye tabir ettiğimiz ve çelikle ilgili bir firmada aksama oldu. Stadın içerisindeki diğer çalışmalar devam ediyor” dedi. Stadın  ligin ikinci yarısına yetişeceğine inandığını belirten Bakan Çağatay Kılıç, “Stadın yüklenici firmasında bir sıkıntı yok, mali kaynağın aktarılmasında bir sıkıntı yok. Bu bir inşaat ve öngörülemeyen aksaklıklar olabiliyor. Ama içerisiyle olan imalatta bitme noktasına geldi. Dolayısıyla ligin ikinci yarısına yetiştirme hedefimiz güncelliğini koruyor” dedi.