Kaymakam adaylarının   Türkiye’ye gelecek 15-20  yılı içerisinde hizmetlerini en iyi şekilde aktaracak bürokrasinin temsilcileri olarak görev yapmaya hazırlandıklarını kaydeden Bakan Çağatay Kılıç,  ‘Aranızdan kaymakamlık yolunda devam edecek olanlar, daha sonra vali olanlar olacak.  Mülki idarenin  çeşitli yerlerinde görev yapacaksınız.  Bununla beraber mülki idarede bulunup daha sonra başka bakanlıklarda farklı görevlerde farklı kurumlarda farklı görevlerde bulunacaksınız. Özel sektöre ayrılanlarınız da olabilir.   Bundan hepsi imkan dahilinde. Hayatın içerisindeki tecrübenin ve gidişatın nereye gideceği hiç belli olmaz. Önünüze nasıl bir fırsat çıkacağı hiç belli olmaz.  Bu, özel sektörde de olabilir devlette de olabilir” diye konuştu.

Asıl önemli olanın imkanlar çerçevesinde kendilerini en iyi şekilde geliştirmek olduğunu belirten Bakan Çağatay  Kılıç, “Kendinizi gelebilecek her türlü imkana karşı en üst seviyede hazır tutmanız çok önemli. Bu, sizin hayatınızdaki kariyerinizdeki başarınızın yönlendiricisi olacak” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin son dönemde yaşanan terör olaylarını hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, “2 gün önce Ankara’da dün  ve bugün Diyarbakır’da şehit olan vatandaşlarımızı rahmetle ve minnetle anıyorum.  Bu da Ülkemizin ne kadar yoğun ve farklı bir dönemden, mücadele içerisinden geçtiğinin en önemli göstergelerinden birisidir. Burada sizlere de büyük görevler düşecek. Şu anda aktif olarak görev yapan ve bölgede devletin hem kudretini hem şefkatini milletinden aldığı değerlerle tecrübelerle aktarmaya çalışan mülki idaride görev yapan arkadaşlarınız , büyükleriniz ağabeyleriniz kardeşleriniz var.  Onların da ortaya koymuş olduğu mücadelenin farkında olacaksınız” şeklinde konuştu.

Kaymakam adaylarına ‘Sizin üzerinizde sadece bugünün hakkı yok’ diyen Bakan Çağatay Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:

“Sizin üzerinizde çok uzun silsileyle gelen bir medeniyetin hakkı var.  Sizin üzerinizde inancınızın hakkı var.  Gazilerimizin, şehitlerimizin,bu toprağın hakkı var.  Bu şehirlerin hakkı var.   Hepsinden önemlisi bu milletin, ecdadının hakkı var.  Bunları hiç bir zaman aklınızdan çıkartmayın. Ben de bürokrasi içerisinde görev yaptım.  Vatandaşla aranızdaki iletişim kopuk olduğu zaman sizin hiçbir değeriniz yoktur.  Bunu açıkça söylüyorum. Biz siyasiler olarak görev başındayız.  Biz milletin oylarıyla seçilip göreve gelmiş olan kişileriz.  Şu anda ülkemizin yönetiminde sorumluluk üstlenmiş durumdayız.  Attığımız her imzadan  verdiğimiz her karardan ömür boyu sorumluyuz.  Üzerimizde taşıdığımız değerin ne olduğunu sorumluluğun ne olduğunu eğer idrak ederseniz işte o zaman gece gündüz çalışmaktan kendinizi alamıyorsunuz. Yaptığınız işte de işin doğruluğu olması gerektğini hiçbir zaman unutmayın.  Sizin üzerinizde de aynı şekilde sorumluluklar ve yükümlülükler var”

Konuşmasında  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sözünü hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, ‘Sayın Cumhurbaşkanımız   her zaman ‘makamlarda oturmak için bu görevlere talip oluyorsanız kusura bakmayın siz bu işin insanı değilsiniz’ der. Makamında oturup dışarı çıkmayan bir kaymakamın, kaymakamlık yaptığı söylenemez.  Makamında oturup dışarı çıkmayan bir valinin, valilik yaptığı söylenemez.  Herhangi bir bürokratın sadece kendi yaşam alanı içerisinde kaldığı sürece görevini ifa ettiği söylenemez. Siyasetçi için de aynı şey geçerli.  Bir milletvekilinin tabii ki ilk görevi yasama yapmaktır ama aynı zamanda seçilmiş olduğu bölgenin dertleriyle ilgilenmek de görevidir. Orada milletle ilgilenmektir,  çünkü o  milletin vekilidir. Asıl olan millettir” diye konuştu.

Milletin sandıkta  her zaman önemli kararlar verdiğini vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Bu millet zamanı ve yeri geldiğinde sandıkta öyle kararlar vermiştir ki herkese tabiri caizse nerede durması gerektiğini hatırlatmıştır. Nasıl bir duruş koyması gerektiğini de dile getirmiştir.  Devletin içerisinde hiçbir zaman devletin kuralları dışında,sirsilesinin dışında bir otorite yoktur, olamaz ve olmayacaktır.  Bunu açıkça dile getiriyoruz ve bu mücadele sonuna kadar sürecek” ifadelerini kullandı.

 “Devlet, milletin kendisidir” diyen Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasını  şöyle sürdürdü:

 “TBMM’de ‘Egemenlik  kayıtsız şartsız milletindir’ sözünün altında yatan budur.  Devletin oluşturduğu unsur millettir. Milletin olmadığı yerde devletin hiçbir anlamı yoktur.  Belli dönemler içerisinde devleti yaşatmamız gerektiği noktasında,  milletin devletin hizmetinde  olduğu  noktasında  bazı algılamalar anlayışlar oldu. Öyle değil. Devlet millet için vardır.  Bunu idrak etmemiz gerekiyor.Sizin  temsil ettiğiniz bürokrasi devlet idaresi, o milleten alınan iradedir, milli iradedir. Asıl işi taşıyan;  milli iradenin  ortaya koymuş olduğu duruş ve yapıdır. Bunun kuralları da bellidir. Onun için bunun içerisinde ne paralel olabilir ne dikey olabilir ne başka bir şey olabilir. Hiçbir geometrik şekil olamaz. Biz bunu kabul etmiyoruz ve reddediyoruz. Ama bunu milletçe reddediyoruz.  Sizin de kendi görev alanlarınız içerisinde hiçbir şekilde buna müsaade etmemeniz gerekiyor.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaymakamlarla bir araya geldiği buluşmada söyledikleri sözlerinin  bir siyasi parti tarafından suistimal edilmeye çalışıldığını vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘Milletimizin ikamet ettiği noktalarda kanun dışına çıkıp, hareket edip yolları kapatan  hendek değil çukur açan milletin yaşantısını cehenneme çevirmeye çalışanlara destek verenlere karşı elinizdeki her türlü imkanı kullanın. Gerekiyorsa  o an alınması gereken kararı beklemeden alın. Mevzuat size bekleyin diyorsa bile o an karar alınması gerekiyorsa, milletin hayrınaysa o karar, o kararı alın’ dedi. Kime karşı? Millete zulüm edenlere karşı. Bunu alıp da Cumhurbaşkanı kanun dışına çıkma talimatı verdi demenin  ne anlamı var? Ama kimse ‘Cumhurbaşkanımız bunu ‘neye karşı söyledi’ demiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Plan Bütçe Komisyonu’nda Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bütçesinin görüşüldüğü esnada Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) mensup bir milletvekilinin, Diyarbakır’da yer alan Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı bir yurtta Özel Harekat Polisleri’nin kalma sebeplerini sorduğunu hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasına şöyle devam etti:

“Devletimizin polislerine yurtları neden tahsis ettiğimizi sordu. Aslında sorulması gereken, o polislerimizin neden oraya gitmek zorunda kaldığıdır. Neden yurtta barındıkları değil. Güvenlik güçlerimiz ,orada olmaması gereken terör eylemlerine karşı bu devletin, bu milletin ve bu bayrağın savunmasını yapıyorlar."

Bakan Çağatay Kılıç, demokraside en önemli unsurun seçim olduğunu  dile getirirken,"Sizlerin burada kanun çerçevesinde ortaya koyacağı davranışlar çok önemli. Sizler kaymakamsınız veya olacaksınız. Belki daha sonra vali, müsteşar veya daire başkanı olacaksınız. Ama şunu unutmayın; Mahallesinde seçilen muhtar, devleti temsil eder. Çünkü, her gün ve her an milletin parçası olarak halkla beraberdir. Demokrasinin en önemli unsuru seçimdir. Siz atandığınız için attığınız imzalar bizim aynamızdır. Ama muhtarlar seçilmişlerdir. Farklı anlamda bir değerlendirme için söylemiyorum. Ama zamanında bazı medya organları, birileri için muhtar bile olamaz dediler. Muhtarların aşağı bir seviyede olduğunu ima ettiler. Ama ima ettikleri siyasetçi, ülkemizin ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı oldu. İlkeli siyasetiniz, size her zaman kazandırır. Kanunları koyan ve takip eden milletin vekilleridir. Sizler ise bu kanunları uygulama sorumluğuna sahip kişilersiniz. Aramızdaki fark burada ortaya çıkıyor” şeklinde konuştu.

1980 anayasası hakkında değerlendirmelerde bulunan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, “Sizler mülki idarede okuyan insanlarsınız. Okuduğunuz kitaplarda neler yazdığını iyi anlamak ve sentezlemek mecburiyetindesiniz. 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimiz kapsamında sizlere büyük rol düşüyor. Kanunları iyi anlamak ve ruhunu anlayarak uygulamak görevinizdir. Mevcut anayasaya baktığımızda siyaseti ve milleti kontrol etme amacını güttüğünü iyi anlamanız lazım. O anayasayı yazan idare oturup düşünmüş; Ben milleti ve siyaseti nasıl kontrol altına alıp idare ederim. Biz tam tersini söylüyoruz. Devletin yönetmek, milletin işidir ve vekillerinin aracılığıyla yapar. Anayasayı millet yapar. Sürekli yurtdışını örnek veriyorsunuz ya, gidin bakın bakalım oralarda nasıl oluyor.  Bu konuları değerlendirerek kendi yolunuzu çizeceksiniz.” dedi.

Başarmak için sürekli olarak çalışmak ve azim sergilemek gerektiğinin altını çizen Bakan Çağatay Kılıç, salonda yer alan Kaymakam adaylarının şanslı insanlar olduğunu söyledi.

Kaymakam adaylarının meslek hayatlarında yapacakları olumlu veya olumsuz her davranışın vatandaşın algısına yansıyacağını vurgulayan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gittiğiniz her yerde gençlerimizi spora teşvik edeceksiniz. Bölgelerinizde görev yapacağınız yerde altyapı anlamında yapacağınız çalışmaları düşünün. Muhtarlarla görüşün, halkın arasına karışın ve proje üretin. Devletimizin durumu çok şükür ki iyi durumda. 2015 yılında sadece federasyonlarımıza aktardığımız bütçe 300 milyon TL’nin üzerinde. Yatırım bütçemiz ise yaklaşık 2 milyar TL. Bizim imkanlarımız fazla durumda ama önemli olan bunu iyi değerlendirmek. Göreve geldiğimde 280 bin olan Kredi Yurtlar Kurumu kapasitesi, şu anda 500 bin seviyelerinde. Bu rakam daha da artacak. Önemli olan yerleştirme ve oradaki imkanları geliştirme anlamında neler yapabileceğiniz. Sizin göreviniz, ortadaki imkanları en iyi şekilde kullanmaktır. Bizlerden de talepleriniz olacaktır ve biz her zaman sizlere destek olacağız. Ülkemizin yüzde 50’sinden fazlası 30 yaşın altında. Bizim bu potansiyeli iyi kullanmamız gerekiyor. Siz, görev bayrağınızı bu genç nesle aktarırken elinizden gelenin en iyisini yaptığını düşünmelisiniz. Bundan sonraki meslek hayatınızda hepinize başarılar diliyorum.”

Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç, 101. Dönem Kaymakamlık Kursu Vizyon Eğitiminde konuşmasının ardından Kaymakam adaylarının sorularını yanıtladı.
“Amacımız ilçelerde teşkilatı daha kuvvetli hale getirmek”
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Türkiye’nin her bölgesinde güçlü hale getirmek istediklerini ifade eden Bakan Çağatay Kılıç, “Büyük ilçeler üzerinde yoğunlaşarak daha küçük noktalara doğru ilerlemek noktasında çalışmamız var. Amacımız ilçelerde teşkilatı daha kuvvetli hale getirmek. Küçük ilçelerde beden eğitimi öğretmenleriyle beraber oradaki çalışmaları koordine etme düşüncemiz var” diye konuştu.
“Maalesef terör örgütleri daha çok gençleri kullanıyor”
Bakan Çağatay Kılıç, gençlerin terör örgütlerinden uzak durmasına ilişkin ne tür çalışmalar yapıldığına dair soruya, “Maalesef terör örgütleri daha çok gençleri kullanıyor. Ankara’daki haince saldırının faili 1992 doğumlu genç bir kişi. Terör örgütlerinin gençleri kullanmasının altında birçok sebep var. Ana sebeplerden biri, ailelerin evlatlarını yeterince sahiplenmediğinden dolayı gençlerin dışarıdan etkilere çok açık olmalarıdır. Biz bu konuda topyekun bir çalışma yapıyoruz. Bizim alanımızda öğretmenin, din görevlisinin, psikoloğun, Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndaki çalışanımızın ciddi etkisi var. Burada birinci unsur şu; imkanı vereceksiniz ve o imkanın değerlendirilmesini sağlayacaksınız. Spor alt yapısındaki yatırım hamlesini iyi değerlendirin. Bizim belli noktalarda yatırım yapma konusunda hiçbir sıkıntımız yok. Kampları yaygınlaştırma düşüncemiz var” cevabını verdi.
“750 tane mahalle tipi spor kompleksini ülkenin farklı yerlerinde inşa ettik”
Bazı belediyelerin kendi ideolojilerine göre gençleri zehirlediğini ifade eden Bakan Çağatay Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:
“Maalesef, farklı siyasi partiye mensup belediyeler, kendi kamplarına gençleri bir şekilde götürüp, orada farklı ideolojik ve zihinleri zehirleyerek onları farklı noktalara çekmek için çaba gösteriyorlar. Bizim buna karşı çok ciddi bir hamlemiz var. Sizler gibi kaymakamların bizim için çok büyük önemi var. Kaymakamların halkla iç içe olup onlarla spor yapması hatta piknik yapmasının bile çok büyük önemi var. Bu imkanları sağlamak için bu altyapıları geliştiriyoruz. Bu yaz dönemi içinde 750 tane mahalle tipi spor kompleksini ülkenin farklı yerlerinde inşa ettik. Şimdi bu 1500’e doğru gidiyor. Bu bir imkandır. Şanlıurfa’ya gittiğimizde bir mahalleyi ziyaret ettik. Mahallenin ortasına spor kompleksi yaparsanız bütün dengeler değişir. Aileler rahatlıkla çocuklarını oraya spor yapmaya gönderebiliyor. Mardin’deki bir ilçede bir okulun bahçesinde, sıkıntılı imkanlarla yapılan bir basketbol sahasındaki antrenmanlar sonucunda kız takımı şampiyon olmuş. Şimdi biz onların altyapısını hızlı bir şekilde geliştireceğiz. Burada önemli olan iletişim, aradaki bağın koparılmaması. Temel imkanlardan herkesin faydalandırılması, en büyük amacımız. Türkiye’nin 81 ilinde 215 gençlik merkezimiz var. Bu yılın sonunda sayıyı 350’nin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz."
"Kendini genç hisseden her vatandaş bizim görev alanımızda"
Bir soru üzerine Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın faaliyet alanlarını da anlatan Bakan Çağatay Kılıç, şunları söyledi:
“Kendini genç hisseden her vatandaşımızın bizim görev alanımızda olduğunu düşünerek hareket ediyoruz. Ahlaki, maddi her türlü konu bizim görev alanımız içerisinde. Örneğin uyuşturucu ile mücadele kurulunun asil üyesiyiz, bu konu görev alanımızda, yeri geliyor Aile sosyal Politikalar Bakanlığı, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, Emniyet ile iç içe geçiyor.”
“Varsa bir eksiklik bize iletin ki biz de müdahale edelim”
Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliğinin önemine değinen Bakan Çağatay Kılıç, “Hemen hemen her okulun spor salonları var. Çoğunun da durumu gayet iyi. Okul saatinden sonra buraları sporcuların kullanmasını istiyoruz. Burada hazırda salon var. Onu beraberce kullanalım. Milli Eğitim Bakanımız Nabi Avcı ile konuştuk, anlaştık. Bulunduğunuz yerlerde varsa bir eksiklik bize iletin ki biz de müdahale edelim" dedi.
“Federasyonlar mali açıdan denetlendiği kadar sportif başarı açısından da denetleniyor”
Bakan Çağatay Kılıç, “Federasyonlara verilen mali destek denetleniyor mu?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Federasyonlar tabii ki denetleniyor.Çünkü devletin ve milletin emanet etmiş olduğu imkanların doğru ve verimli şekilde olduğunu denetlemek bizim görevimizdir. Federasyonlar her yıl düzenli olarak iki şekilde denetlenir. Bizim yaptığımız denetimler vardır. Bir de federasyonların kendi içerisinde bağımsız olarak denetleme kurulları vardır. Bu kurul kulüpler tarafından ortak olarak seçilen federasyon yönetimiyle hiçbir şekilde organik bağı olmayan bir denetleme kuruludur. Hem o rapor hazırlar hem de biz denetleriz. Bir de bizim kendi içimizde yeni kurduğumuz sportif değerlendirme kurulu var. Bu da üçüncü denetim mekanizması olarak devreye girdi. Federasyonlar mali açıdan denetlendiği kadar sportif başarı açısından da denetleniyor.”