Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Ana Muhalefet Partisi CHP'nin Grup Toplantısında Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. ve seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı’na ve onun yol arkadaşlarına hakaret içeren slogan atılmasına sert tepki gösterdi. Bakan Çağatay Kılıç, “Bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır. Siz önce edebinizi, adabınızı takının. Edepli olun. Bu teşkilat, AK Partiye gönül verenler, oy verenler sizlere bu sözlerinizin cevabını verecektir. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bunları halkımıza anlatacağız ve örtbas etmelerine izin vermeyeceğiz” dedi.

AK Parti Samsun Milletvekili Akif Çağatay Kılıç, 65. Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinde de Gençlik ve Spor Bakanlığı görevine getirilmesinin ardından ilk gezisini memleketi Samsun’a yaptı. Bakan Çağatay Kılıç’ı Samsun Çarşamba Havaalanında protokol üyelerinin yanı sıra, AK Parti Gençlik Kolları üyeleri de karşıladı. Bakan Çağatay Kılıç, gençlerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Bakan Çağatay Kılıç daha sonra AK Parti tarafından Çarşamba Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen Çarşamba Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı.

Bakan Çağatay Kılıç konuşmasının başında vatanın milletin birliği beraberliği için canını ortaya koyan şehitlerimizi rahmet ve minnetle andığını ifade ederek, “Allah onlardan razı olsun. Gazilerimize acil şifalar diliyorum. Ümit ediyorum ki bu mücadelemiz başarı ile sonlanacaktır” dedi.

Çarşamba’da 64. İlçe Danışma Toplantısını yaptıklarını kaydeden Bakan Çağatay Kılıç, “Bu AK Partimizin ne kadar kurumsal, sistemli bir parti olduğunun en büyük ispatıdır. AK Parti’nin 2. Olağanüstü Genel Kongresinde Genel Başkan seçilen ve şu anda AK Parti davasının bayrağını taşıyan Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım Bey’e hayırlı olsun diyorum. İnşallah Kurucu Genel Başkanımız ve liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başlatmış olduğu bu yürüyüşün bayraktarlığını en önde yapan Sayın Binali Yıldırım da başarılı bir şekilde AK Parti davasını en üst noktada taşıyacaktır. Kendisine başarılar ve hepinize de hayırlı olsun diyorum. 21 aylık bir dönemde Başbakanlık yapan Ahmet Davutluoğu’na da hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

65. Hükümette de Gençlik ve Spor Bakanlığı görevine getirilmesinden dolayı Samsun halkına teşekkür eden Bakan Çağatay Kılıç, “Sayın Başbakanımızın önerileri ve Sayın Cumhurbaşkanımızın gösterdikleri güvenle 65. Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinde Gençlik ve Spor Bakanı olarak görevlendirilmiş bulunuyorum. Samsun milletvekili olarak sizlerin vermiş olduğu destekle inşallah Samsunumuzu hem mecliste hem hükümette hem de tüm dünyada en iyi şekilde temsil etmeye gayret göstereceğiz. Destek ve dualarınız için sizlere teşekkür ediyorum. Allah sizlerden razı olsun. AK Parti 2. Olağanüstü Genel Kongresindeki katılımınızdan dolayı ayrıca sizlere teşekkür ediyorum. Samsun teşkilatının ne kadar güçlü olduğunu açık açık salonda gösterdiniz.” İfadelerini kullandı.

Yarın İstanbul’un fethinin yıldönümünün kutlanacağını hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, “Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımızın katılımı ile fetih şölenimiz var. İstanbul’un fethinin 563. Yıldönümü kutlanıyor. Buradan tüm vatandaşlarımızı ve AK Parti teşkilatlarını ve Samsunluları davet etmiş olalım” dedi.

TBMM’de hakkında dosya bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili bir oylama yapıldığını belirten Bakan Çağatay Kılıç, ana muhalefet partisinin tutumunu eleştirerek, "şunları söyledi;

“Bu oylamada vatanımızın birlik ve beraberliğine dil uzatanların, aynı zamanda terör örgütüne terör örgütü diyemeyenlerin, söylem ve eylemlerden dolayı hesap vermeleri için AK Parti olarak irademizi ortaya koyduk. Dokunulmazlıklarının kaldırılması noktasında bir karar verdik. Burada Ana Muhalefet Partisi’nin tutumunu da unutmamız lazım. Önce destek vereceğiz, sonra vermeyeceğiz, versek mi acaba tutumları sergilendi. Mecliste oylamalar sırasında ilginç olaylar yaşandı. Bizi bir takım şeylerle suçladılar. Yok öyle yok böyle oy veriliyormuş. Bizim duruşumuz belli. Siz ne yapıyorsunuz onu söyleyin önce. Neden milletvekillerini orada takip edip de ‘hayır’ oyu vermeleri noktasında telkinde bulunmak gibi bir şey mi vardı acaba? Bunu mu söylüyorsunuz da bize söylüyorsunuz? Bizim AK Parti olarak duruşumuz belli. Biz bir şey saklamıyoruz. Ama demek ki saklayacakları bir şeyler var ki, dikkati başka yöne çekmeye çalışıyorlar. MHP’nin de desteğiyle, bizim grubumuzun kararlığıyla, CHP’den de herhalde son oylamada vicdanının sesini dinleyen milletvekillerinin desteğiyle hakkında dosya bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına karar verildi.”

Oylamadan sonra HDP’li milletvekillerinin tutumunu çok ilginç bulduğunu vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Bu seçim dönemi başladığında, ismini anmak istemedim bir eş Genel Başkanları ‘getirin dosyaları dokunulmazlıklarımızı kaldırın’ diyordu. Buyur kaldırdık. Sonra ne yaptılar? Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yaparak dokunulmazlıkların kaldırılmamasını istediler. Bu ne perhiz ne lahana turşusu. Ya öyle söyleme ya böyle yapma. Onlarda onurlu duruş olmadığından bunlar yaşanıyor. Kendi sözleri. Biz söylemedik. Kaldırın dediler, kaldırınca da niye kaldırdınız diyerek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yaptılar. Ana muhalefet Partisi Genel Başkanı blok halinde Anayasa Mahkemesine gitmek yok dedi, bireysel gidin dedi. CHP’den Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapanlar HDP’ye destek veriyorlar. Milletimiz bunu zamanı ve yeri geldiğinde en iyi şekilde değerlendirecektir. Biz hep milletle iç içe olduk bu yüzden hiçbir zaman farklı noktalarda düşüncemiz olmadı” şeklinde konuştu.

Bakan Çağatay Kılıç, Bu haftaki Ana Muhalefet Partisi’nin Grup Toplantısında Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. ve seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı’na ve onun yol arkadaşlarına hakaret içeren slogan atıldığını hatırlatarak, “Nedense bazı medya organları bunu görmedi. İnternette fazla ortaya çıkmadı. Ana Muhalefet Parti’sinin Genel Başkanı da kürsüdeyken bu sloganlar atılmıştır. Bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır. Bu nasıl bir otoriter Türkiye’dir ki, siz gidiyorsunuz mecliste Ana Muhalefet partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanımıza ve onun yol arkadaşlarına ağza alınmayacak hakaretler ediyorsunuz, sonra da çıkıyorsunuz halk tarafından seçilmiş Cumhurbaşkanı’na ben o kelimeyi kullanmıyorum otoriterlikle itham ediyorsunuz. Siz önce edebinizi, adabınızı takının. Edepli olun. Bu teşkilat, AK Partiye gönül verenler, oy verenler sizlere bu sözlerinizin cevabını verecektir. Böyle bir şey olamaz. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bunların karşısında sağlam ve dik duracağız. Bunları halkımıza anlatacağız ve örtbas etmelerine izin vermeyeceğiz” dedi.

Konuşmasında dünyada yaşanan gelişmelere değinen Bakan Çağatay Kılıç, Suriye'den gelen 3 milyon sığınmacıya hiçbir şart öne sürmeksizin kucak açtıklarını belirterek, "Avrupa'da kaç tane mülteci var. On binlerle ifade ediliyor. On bin nerede 3 milyon nerede. Türkiye olarak 10 milyar dolara yakın harcama yapmışız. Neden? Çünkü biz ensarız. Diyorlar ki size belli bir miktar yardım yapacağız.  Onu da bir projeyle yapacağız.. Biz 5 yıldır  burada kardeşlerimizi misafir ediyoruz.  Başımızın üstünde yer var.  Zalimin zulümünden kaçan bu memlekete gelir, sığınır. Siz 5 yıldır neredeydiniz?" diye konuştu.

"Bizim sizin vereceğiniz bu belli miktardaki maddi paraya ihtiyacımız yok" diyen Bakan Çağatay Kılıç,  "Bu zaten Türkiye Cumhuriyeti'nin kasasına girecek bir para değil.  Sanki başka şekilde anlatılıyor. Bu mülteciler için harcanacak bir şey. Bizimle alakası yok.  Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi  mültecilere ya yardım edersiniz ya etmezsiniz.  Biz kendi işimizi kendimiz yaparız.  Avrupa Birliği ile müzakere sürecinde yıllar önce zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde vizesiz seyahat konusundaki taahutleriniz zaten masada. Siz önce onları yerine getirin. Hep diyoruz, oyun başladı. Oynanırken kuralları değiştiriyorsunuz. Böyle bir şey olamaz.  Bu ikircikli bir tavırdır.  Biz bunu kabul edemeyiz" değerlendirmesinde bulundu.  

Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecindeki müzakerelerinin Siyasi konulardan dolayı engellenmeye çalışıldığını belirten Bakan Çağatay Kılıç, "Bunlar tamamen siyasi konular, teknik değil. Avrupa Birliği içerisinde insan hakları hakkındaki konularla ilgili olarak bir siyasi parti teröriste terörist diyemeyen, terör örgütüne terör örgütü diyemeyen birileri. Buradan açık bir çağrı yapıyorum.  Bunları mecliste de söylüyoruz. Kürsü dokunulmazlığı diyorlar. O terör örgütü, terör örgütü mü? Çık bir kere söyle.  De ki, 'PKK bir terör örgütüdür'. Ama söyleyemiyorlar"  diye konuştu.

Terörle mücadele konusunda ortaya konulan kararlı tutuma vurgu yapan Bakan Çağatay Kılıç, "Kararlı tutumumuz karşısında terörle mücadeledeki kanunlarımızın değiştirilmesi noktasında AB'nin bizden talebi var.  Bizim şu anda böyle bir gündemimiz yok. Çok yakın zamanda Fransa'da, polis bir takım gösteri yapan göstericilere müdahalede bulunmuş.  Gösterinin ne olduğunu bilmiyorum ama demokratik bir gösteri olduğunu söylendi.  Bir silah falan yoktu veya çukur kazanlar yoktu. Molotof atanlar var mıydı bilmiyorum ama Fransız polisinin müdahalesi bana çok orantısız geldi. Orantısız bir güç kullanımı vardı.  Bu noktada Fransız polisinin göstermiş olduğu orantısız güç kullanımından biz rahatsızız.  Bunu yapmamaları gerekir.  Orada gösteri yapan, demokratik şekilde fikrini ortaya koymaya çalışan farklı fikirlerde olan göstericiler vardı.  Onlara böyle bir müdahalede bulunmak, gaz kapsülleri atmak, üstlerine yürümek yerlerde sürüklemek... Bu çok tehlikeli bir şey. Avrupa Birliği kuralları ve kanunlarına göre de suçtur. Fransız otoritelerinin, kamu düzenini sağlıyoruz noktasında herhalde bir yaklaşımları var. Tabii herkesin kamu düzenini sağlama hakkı vardır. Nasıl Fransa'da varsa Türkiye'nin de vardır. Biz de zaten kamu düzenimizi sağlıyoruz. Kimseden de kamu düzenimizi nasıl sağlayacağımızın dersini alacak değiliz" şeklinde konuştu.

2 Haziran günü Alman Parlamentosunda görüşülmek üzere hazırlığı yapılan sözde Ermeni soykırımı  tasarısı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bakan Çağatay Kılıç, "Ben buradan Alman dostlarımıza, Parlamentodaki milletvekillerine bir kere daha seslenmek istiyorum. Tarihteki konuların araştırılması, müzakere edilmesi, herhangi bir şekilde araştırma yapmak tarihçilerin işidir. Tarihle meşgul olan bilim insanlarının işidir.  Arşivlerde yazanların incelenmesi ile ilgili bir konudur. Biz bunu defalarca dile getirdik. Sayın Cumhurbaşkanımız, Ermenistan Cumhurbaşkanına daha önce de yaptığı gibi bir mektup yazdı.  Arşivlerimiz açık. Tarihçilerden oluşan bir komisyon kuralım. O komisyon sonuç olarak ne ortaya koyacaksa bunu kabul ediyoruz dedik. Daha Ermenistan tarafından bir ses gelmedi"  açıklamasında bulundu.

Türkiye'deki Ermeni kökenli vatandaşların huzur içerisinde ülkemizde yaşadığını vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, "Onlar kardeşçe bu ülkenin geleceği için bizimle beraber çabalıyorlar. Onlar Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları.  Sportif çalışmalara destek verdikleri spor kulüpleri var. Ama ülkemizin de kalkınmasına verdikleri büyük destekler var ve vatandaşlık görevlerini yerine getiriyorlar. Bizim Ermeni kökenli vatandaşlarımızla hiçbir sorunumuz yok. Tarihteki yaşanmış yaşanmamış konularla alakalı araştırma yapmak, bunları incelemek parlamentoların, meclislerin, siyasilerin işi değildir. Bu; tarihçilerin bilim insanların arşivlerdeki araştırmaların buradaki çıkacak sonuçlara göre yapılacak çalışmaların işidir.  Dolayısıyla Alman parlamentosundaki tüm milletvekillerine buradan bir kez daha seslenmek istiyorum;  tarihçilerin işini tarihçilere bırakın ve siz bu konularda taraf olmayın. Tabii orada bir de Türkiye kökenli olduğunu söyleyen bazı kişiler var. Onlar da bu işin başını çekti. Cem Özdemir diye bir Almanya Yeşiller Partisi milletvekili var. Şu anda eş başkanı.  Bu sözde Ermeni soykırımı tasarısının Alman meclisinde görüşülmesi noktasında en önde çalışma yapan kişilerden birisi.  Kendisiyle ilgili fazla bir şey söylemek istemiyorum ama şunu hatırlatmak isterim;  kendiniz de bir siyasetçisiniz. Siyasetle iştigal edin. Tarihi, tarihçilere bırakın. Kendisi ben Almanya milletvekiliyim, burada şeçildim diyebilir. Doğru da ama köklerini de unutma" diye konuştu.

Bakan Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"65. Hükümet, AK Parti hükümetlerinden bir tanesi olacaktır. Sayın Genel Başkanımız ve Başbakanımız Binali Yıldırım başkanlığında yoğun tempo içerisinde çalışacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu noktada özellikle bizim partimiz nezdindeki liderlik konumu açıktır. Bunun tartışılmasına herhangi bir şekilde farklı anlamlarda müzakere edilmesine hiç gerek yoktur.  Bu gerçek ortadadır.  Kimileri bundan rahatsız olabilir ama Sayın Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin kurucu genel başkanıdır.  AK Parti'nin lideridir.  Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı ve 12. Cumhurbaşkanıdır.  Halk tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanıdır.  Bu noktada kendisinin de Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde verdiği bazı taahhütler vardır ve bunları uygulamaktadır. Bundan da kimsenin rahatsız olmasını gerektirecek bir şey yok. "

Yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusundaki tartışmalara değinen Bakan Çağatay Kılıç, "Bu tartışmalarda karşı argüman geliştirenlerin başında şu geliyor; kişi bazlı bir argüman.. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu noktada olmaması gerekiyor deniliyor. Sen önce bu işi kişiden ayır. Mesele o değil. Zaten biz hiçbir zaman çalışmalarımızı kişiler üzerine kurmadığımız için karşımızda olanlar bunu hala anlamadı.  Onlar 'ben' diyor, biz; 'biz' diyoruz. Bunu hala algılayamadılar. Bu bir rejim tartışması değil.  Bu bir yönetim sistemi, yeni bir yönetim sistemi, farklı bir yönetim sistemi müzakeresidir, çalışmasıdır. Buna kim karar verecek? Mecliste millet tarafından seçilmiş olan milletvekilleri.  Karar veremediler mi, sayı yetmedi mi? o zaman halka soracağız. Sayın Kılıçdaroğlu 'kan' diyor. O ne demek? O günler geçti. Türkiye'de Milli Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bu Gazi Mustafa Kemal'in sözü. Mecliste başkanlık divanının ve başkanın kürsüsünün üstünde yazıyor.  Siz meclise milletin oyuyla seçilerek gelmediniz mi? O zaman milletin oylarına saygı duyun.  Milletin sesine saygı duyun. Biz bu çalışmayı yaparız. Milletimiz bunun kararını verecektir. Olur, olmaz ama bizim argümanımız var. Biz bunun doğru olduğunu düşünüyoruz.  Bu noktada da çalışmalarımızı ortaya koyacağız"  açıklamasında bulundu.

Çarşamba ilçesine birçok noktada yatırımlar gerçekleştirildiğini kaydeden Bakan Çağatay Kılıç, "Sportif anlamdaki tesislerin, yurt noktasında yaptığımız çalışmaların hepsi devam edecek. Aynı zamanda Çarşamba OSB ile ilgili kararın da Sayın Maliye Bakanımız tarafından imzalanmış olduğunu dile getirmek istiyorum. Biz birliğimizin ve beraberliğimizin en açık göstergesi olarak bugün buradayız.  Başka partilerde olağanüstü kongrelerin nelere yol açtığını görüyoruz. Biz de böyle bir şey yok.  Milletimizin bize vermiş olduğu oyların bilincindeyiz. Biz, tüzüğümüzün davamızın ortaya koymuş olduğu çalışma noktasında bu yolda yürümeye devam ediyoruz. Çarşamba İlçe Danışma Meclisi toplantımız bile birçok siyasi partinin il toplantılarından daha kalabalık. Sizlere birlikte yol yürümekten bir arada olmaktan gurur duyuyoruz. 65. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, genel başkanımız ve başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'ın başbakanlığı altında ümit ediyorum ki çok güzel hizmetlere imza atacaktır. Bu noktadaki çalışmalarımızda bize vereceğiniz destek için şimdiden sizlere teşekkür ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.