21 Aralık 2016
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Perşembe günü İstanbul’da “Yıldızlar Karması” adı altında gerçekleşecek dayanışma gecesinde spor camiasının, “Biz biriz, biz beraberiz. Bizim asıl şemsiyemiz, asıl birlikteliğimiz ay yıldızlı bayrağımızdır ve o bayrak etrafında toplanmış olan milletimizdir. O bayrağın temsil ettiği devletimizdir” mesajı vereceğini vurguladı.
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Perşembe günü Spor Toto Süper Lig'de forma giyen yerli ve yabancı futbolcuların katılacağı, "Yıldızlar Karması" adıyla gerçekleştirilecek dayanışma gecesinde spor camiasının, “Biz biriz, biz beraberiz. Bizim asıl şemsiyemiz, asıl birlikteliğimiz ay yıldızlı bayrağımızdır ve o bayrak etrafında toplanmış olan milletimizdir. O bayrağın temsil ettiği devletimizdir” mesajı vereceğini söyledi.
Bakan Çağatay Kılıç Habertürk TV de Ankara Temsilcisi Alican Türkoğlu'nun sorularını yanıtladı.
Bakan Çağatay Kılıç'ın sorular verdiği yanıtlar söyle;
Bu suikastı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gerçekten bu suikast hepimizi derinden üzdü. Sayın cumhurbaşkanımızın da dile getirmiş olduğu gibi; bize emanet olan ülkemizdeki bir büyükelçiye yapılan bir suikast gerçekten bizi derinden sarstı. Ailesine, Rus halkına tekrar baş sağlığı diliyorum. Fakat şu kesin bir gerçektir ki; Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkileri etkilemek, bozmak, terörle mücadele bizim kararlılığımızı azaltmak niyetiyle yapılan bir suikast olduğu görülüyor. Bu asla başarılı olmayacaktır. Zaten sayın Putin’in de yaptığı açıklamalar, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın yaptığı açıklamalar bu anlamdaki kararlılığı bir kere daha ortaya koydu. Tabii bu suikastın arkasındaki olanlarla ilgili şu anda İçişleri Bakanlığımızın, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ve Rusya’dan Türkiye’ye gelmiş olan ekibin beraber çalışmasıyla birlikte tamamen aydınlanacaktır. Arkasında kimin, nelerin, hangi düşünceyle olduğu ortaya çıkacaktır. Ama ülkemizin üzerinde çok ciddi anlamda hesapları olan, ülkemizi, parçalamak bölmek isteyen PKK, FETÖ, DEAŞ, TAK, DHKP-C hangisi derseniz deyin bütün terör örgütlerinin bu anlamdaki çabaları boşa çıkacaktır. Bunu en kararlı şekilde dile getiriyoruz.
Biliyorsunuz aynı gün Berlin’de de saldırılar oldu. Biz bunu hep söylüyorduk zaten. Terör küresel bir mücadele gerektiren, müttefiklerimizle , dostlarınızla beraber mücadele edilmesi gereken bir gerçektir. Buradan Alman halkına da başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Bu bir terör saldırısı. Bunu biz hiçbir şekilde birbirinden bağımsız olarak göremeyiz. Bu dünyadaki küresel anlamda terör estirmeye çalışan terör örgütlerinin ki orada da bildiğim kadarıyla DEAŞ’ın üstlendiği dile getirildi. İşte görüyorsunuz nerede ve nasıl ortaya çıkacağı belli olmayan, Avrupa’nın, Almanya’nın kalbinde maalesef ortaya çıkan masum insanların hayatlarına mal olan bir terör saldırısı. Biz buradaki mücadelemizi Türkiye’de nasıl sürdürüyorsak; dünyadaki terörle ilgili mücadeleleri en yoğun ve sert bir şekilde yer alıyoruz. Müttefiklerimizden de bunu bekliyoruz.
-Suriye’deki ortamdan ve yaşananlardan ötürü görüşmeler devam ediyor. Dün yine kritik görüşmeler gerçekleştirildi. Türkiye içinde yaşanan terör saldırılarının da dışarıda yaşanan saldırılarla alakalı olduğu yönünde yorumlar da yapılıyor. Buradan da devam edersek?
10 Aralık’ta artık adı Şehitler Tepesi olan ve Beşiktaş’ın stadının hemen yanında meydana gelen terör saldırısındaki şehit sayısı 45’e ulaştı maalesef. Daha sonra Kayseri’de meydana gelen terör saldırısıyla şehit verdiğimiz askerlerimiz var. Bunların hepsinin tek bir amacı var. Bunların tek amacı Türkiye’yi birbirine düşürüp, Türkiye’yi istikrarsızlığa götürmeye çalışmak, yönetimde bir zafiyet ortaya koymak, ülkenin içerisindeki huzur ortamını etkileyip insanların uluslararası kamuoyunda zihninde birtakım soru işaretleri ortaya koymak. Bunlara inat ve bunlara karşı biz hiçbir şekilde günlük yaşantımızda yüreğimize taş basarak zaman zaman çünkü vatan evlatlarımızı kaybettiğimiz de bu bizi çok ciddi anlamda derinden etkiliyor. Masum insanlar öldüğün de biz bunun acısını hissediyoruz. Aynı şekilde Halep’te de bu yaşanıyor. Yine Türkiye oradaki masum insanların herhangi bir şekilde bir katliama maruz kalmaması için gece gündüz çaba sarf etti. Sayın Cumhurbaşkanımızın doğrudan müdahalesiyle oradaki ateşkesin sağlanması, başbakanımızın yoğun çalışmaları, Dışişleri Bakanımız şu anda Rusya’da oradaki çalışmalara devam ediyor. Dolayısıyla Türkiye bu noktada tüm dünyaya bir örnek oluyor. Bu anlamda bizim Kredi ve Yurtlar Kurumu bizim Bakanlığımızın bünyesinde faaliyet gösteriyor. Burada gerçekten Kredi ve Yurtlar Kurumu’nda barınan kardeşlerimize teşekkür etmek istiyorum. Bizim 19-30 Aralık arası devam eden burada ‘Halep Bizdendir’ sloganıyla yaptığımız çalışma da gerçekten çok ciddi bir katılım var. Şu anda öğrencilerimiz oradaki kardeşlerine destek verebilmek için çok büyük bir sosyal sorumluluk çalışması yapıyorlar. Kendilerinin topladıkları, kendi elleriyle hazırladıkları yardım malzemelerini oraya ulaştırmak için çalışmalar yapıyorlar. Hepsini bir araya getirip en son beraberce yola çıkaracağız. Türkiye’de gencinden, yaşlısına herkes yardım ve sosyal sorumluluk noktasına geldiği anda hemen elini taşının altına koyuyor. Bunu görmek gerçekten çok onur verici. Biz tarihimizden aldığımız bu güçle geleceğe yürümek üzere kararlılıkla gideceğiz. Bu artık bir istikbal ve istiklal mücadelesidir. Çünkü bölgede gerçekten Türkiye’nin önünü kapatmak isteyen, insanlığın önünü kapatmak isteyen burada masum insanlar katlediliyor. Bunların hepsinden bir bir hesap soracağız. Bunun başka bir yolu yok. Türkiye buradaki gücüyle, beraberliğiyle dünyaya örnek olacaktır. Vatandaşlarımızdan özelikle şunu rica ediyoruz; dünyadaki birçok yerde maalesef terör saldırısı olabiliyor. Geçen sene Paris’te kaç kere saldırı oldu. Berlin’de bu hafta oldu. Londra’da, Madrid’de daha önce oldu. Şimdi Noel dönemi içerisine girildiği için orada ciddi bir festivaller olması sebebiyle bugün bakın basına da yansıdı. Avrupa’nın birçok şehrinde üst düzey bir güvenlik alarmı söz konusu. Oradaki yetkililer terörle mücadele konusunda tehditlerle karşı karşıya olduklarını açık açık dile getirdiler. Biz teröristlere prim vermeyeceğiz. Huzurumuzu, yaşamımızı bozmak isteyenlere prim vermeyeceğiz. Bedel ödüyoruz, en ağır bedeli ödüyoruz ama eğer biz bunun karşısında durmazsak o zaman biz kaybederiz onlar kazanmış olur. Bunun bilinci içerisinde bu çalışmaları sürdürmek durumundayız. Kolay olmuyor zor bunlar evet ama bu canilere karşı bir ve beraber durduğumuz zaman biz başarıyı elde ederiz.
-Spor Kulüpleriyle beraber Şehitler Tepesine yüründü. Türkiye’de vatandaşları etkileme konusunda çok önemli bir pay sahibi kulüp başkanları ve yöneticileri. Dolayısıyla son dönemdeki birliktelik terörle mücadele konusunda ortaya çıkan devam edecek mi?
Dün biz Süper Lig Kulüpleri ve TFF 1. Lig kulüplerinin başkanlarıyla bir araya geldik. Sabah Süper Lig Kulüplerinin başkanlarıyla, akşam da TFF 1. Lig Başkanlarıyla. Futbol Federasyonumuz ve Kulüpler Birliği Vakfımız da bu toplantılarımıza katıldı. Gerçekten tüm spor camiasındaki yönetici ve başkanlar artık geçmişteki konuşulanları bir kenara koyup ‘biz bir olmalıyız, beraber olmalıyız, formalarımız farklı renkte, taraftarlarımız farklı renklerdeki takımları destekliyorlar evet ama o formaların üzerinde ve bütün müsabakalarda yapıldığı zaman kulüplerin renkleri içeren bayrakları asılır ama ortalarında Türk bayrağı vardır. Bütün sporcuların üzerinde ay yıldızlı bayrağımız vardır. Ve o bayrağımızın altında bizim birleşerek geleceğe yürümemiz gerekiyor. Zaten bir ve beraberiz ama bunu iyice vurgulamamız gerekiyor. Yaptığımız toplantıda şunu açıkça söyledik: ‘Başkanlar burada başı çekmeli ki camialar, tribünlerde gördüğümüz güzel görüntüler daim olsun.’ Ben taraftarlarımızdan şunu özellikle rica ediyorum; ‘zaman birlik zamanıdır.’ Takımlarımızı destekleyelim ama onun dışında bu ülkenin birer ferdi olduğumuzu, bu devletin bir ferdi olduğumuzu ve Türk bayrağı altında beraber yaşadığımızı da unutmayalım. Bu noktada çok kararlı gördüm kulüp başkanlarını ve bu bizi memnun etti. Yarın akşam İstanbul’da Beşiktaş’ın stadyumunda oynanacak olan Yıldızların bir araya geldiği maç Cumhurbaşkanımızın himayesinde olacak. Başbakanımızın oraya katılımı olacak. Tüm geliri olduğu şehit ve gazi yakınlarına aktarılacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı üzerinden oraya aktarılacak. Spor camiasının hepsinden katılım olacak oraya. Verilecek mesaj çok açık olacak; ‘Biz biriz, biz beraberiz.’ Bizim asıl şemsiyemiz, asıl birlikteliğimiz ay yıldızlı bayrağımızdır ve o bayrak etrafında toplanmış olan milletimizdir. O bayrağın temsil ettiği devletimizdir. Bu anlamda ben çok ümitliyim. Taraftarların da bu mesajı çok doğru algıladıklarını görüyoruz. İnşallah bu ivmelenerek devam edecek. Bu bir tabiri caizse istiklal ve istikbal mücadelesidir. Cumhurbaşkanımız ne dedi; ‘adeta bir milli seferberlik ruhuyla bunu yapmak durumundayız.’ Çünkü Türkiye gerçekten hem bölgede hem dünyada ağırlığı olan bir ülke. Bu sorumluluğa laik olarak da torunlarımıza bırakacağımız ülkemizin bizim 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize çok daha kararlı taşımamız gerekiyor. Terörün bize yaşatmaya çalıştığı bu acıyı bizim verebileceğimiz en büyük cevap birliğimiz, beraberliğimiz ve sizi tanımıyoruz dememizdir. Spor burada çok ciddi anlamda birleştirici bir unsurdur.
Bir taraftan da yaptığımız yatırımların açılışlarına da devam ediyoruz. Kayseri’deki saldırı olduğunda şehitlerimiz oldu fakat ertesi gün onlara inat biz Trabzon’daki yeni stadyumumun açılışındaydık. Buraya o gün Yüksek İstişare Toplantısı yaptığımız Katar Emiri de katıldı. Burada muhteşem bir açılış oldu. Ben Trabzonlu hemşerilerimize teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten tribünleri hınca hınç doldurdular hatta dışarıda kalan hemşerilerimiz oldu. Yoğun bir katılımla gerçekten teröre verilebilecek en büyük mesajla orada biz bu açılışı gerçekleştirdik. Dün de Avrasya Tünelimizin resmi açılışını yaptık. Yatırımlar devam ediyor. Devam edecek. Bu ülkenin önünü kesemeyecekler. Bizim devam eden stadyum inşaatlarımız var sona gelinen inşaatlarımız var. Bunları yavaş yavaşa açacağız. Eskişehir Stadyumu bitti. Bazı eksiklikler var. Bunlar tamamen maç oynanması ile alakalı eksiklikler değil, yani tamamlanması gereken bazı konular. Devam eden inşaatlarımız Sakarya, Kocaeli, Samsun artık sona yaklaşmış vaziyette. Gaziantep’teki stadyumun zemini ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Malatya hızlı bir şekilde devam ediyor. Adana çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Hatay’daki inşaatımız devam ediyor. Bunları sayarken bile ne kadar yoğun yatırımlar içerisinde olduğumuzu görüyorsunuz. Diyarbakır’daki stadyum inşaatımız hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu arada Amedspor’un Kaptanı Şehmus Özer trafik kazasında vefat etti. Ona Allah’tan rahmet ailesine başsağlığı diliyoruz. Allah rahmet eylesin. İzmir’de devam eden stadyum yatırımlarımız… Bunların hepsi Türkiye’nin gücünü ortaya koyan şeyler.
-Takvimlerde bir aksama yok
Takvimlerde aksama yok. Bazı konular ayrı. Örneğin İzmir’deki yaşanan süreci biliyorsunuz. Yerel yönetimin bazı mahkeme süreçleri oldu. Onlar da sonuçlandı. Onun dışında bir sıkıntımız yok. Dünyada bir anda bir hamleyle 30’dan fazla stadyum inşa eden başka bir ülke yok. Türkiye bunu yapıyor. Bir taraftan Türkiye’nin dört bir yanında inşa ettiğimiz stadyumlar, spor tesisleri, salonlar, yüzme havuzları, atletizm pistleri, diğer taraftan büyük yatırımlar… Köprüler, İstanbul’daki Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Orhan Gazi Köprüsü. Tüp geçitler, Avrasya Tüneli… Bunların hepsi devam ediyor. 3. Havalimanı Projesi devam ediyor. Ülkemizin dört bir yanındaki yatırımlar hızlı bir şekilde devam ediyor. Bunlarla beraber Türkiye’deki organizasyonlarımız da devam ediyor.
-2017 yılında Erzurum ve Samsun’da iki büyük organizasyon olacak. Detayları sizden alalım. Var mı bir sıkıntı?
Hiçbir sıkıntı yok. Kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Uluslararası spor camiasının da bu noktadaki duruşunun çok net ve açık olması lazım. Yani dünyanın her yerinde bazı şeyler yaşanabilir. Olağanüstü halin ilan edildiği Fransa’da bu yaz Avrupa Futbol Şampiyonası yapıldı. Sorunsuz bir şekilde oldu. Biliyorsunuz kısa süre öncesinde Paris’te 4 tane maalesef terör saldırısı oldu. Hatta bir tanesi de stadyuma yönelikti ve Fransa Cumhurbaşkanı o sırada stadyumdaydı. Milli maç oynanıyordu. Erzurum’da 11-18 Şubat 2017 tarihleri arasında Avrupa Gençlik Olimpik Festivali (EYOF) gerçekleştirilecek. Samsun’da 18 – 30 Temmuz tarihlerinde İşitme Engelliler Olimpiyatı yapacağız. Bu Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin tanıdığı 3 tane olimpiyattan bir tanesi. Dolayısıyla çok büyük bir organizasyon. Memleketim olan Samsun’da yapılacak organizasyonun altyapı çalışmaları nerdeyse bitmiş durumda. Hiçbir şekilde bunun kararlılığından vazgeçmeyeceğiz. Türkiye bu tip organizasyonları yapabilecek güçte. Buna da devam edeceğiz. Ciddi bir katılım söz konusu. Bu anlamda önümüzdeki dönemde bu güzellikleri hep beraber yaşayacağız.
-Terör olayları nedeniyle bu tip organizasyonların iptal edileceği, katılımların azalacağı gibi yorumlar var. Acaba böyle bir durum olur mu? İptal gerçekleşir mi? Soruları da soruluyor…
Bazı şeyleri bizim çok fazla gündeme getirdiğimiz zaman bunların nelere vesile olabileceğini iyi düşünmemiz gerekir. Daha önce de dile getirdim, burada basınımıza önemli bir görev düşüyor. Tabi ki haberler yapılacak, bilgiler paylaşılacak. Ama bazı şeyleri dikkatli paylaşmamız gerekiyor. Bu anlamda oluşabilecek olumsuz bir algının da önünde durulması gerekir. Çünkü bu bir algıdır. Berlin’in ortasında böyle bir terör eylemi yaşandığı için herhangi bir şekildeki kutlamalar mı iptal edildi? Yok böyle bir şey. Fransa’da yaşanan terör eylemlerinden sonra Avrupa Futbol Şampiyonası mı iptal edildi. En büyük organizasyonlardan bir tanesi. Dolayısıyla bizim ülkemizde tabi ki önlemlerimizi, güvenlik tedbirlerimizi alacağız. Ama bunlara devam edeceğiz. Eğer dediğim gibi şeylerin içerisine girenler olursa, ki zaman zaman bir takım sorular talepler geliyor. Onların cevabını da veriyoruz. O zaman terörün eline oynamış olursunuz. Buna izin vermememiz gerekiyor.
-Avrupa Gençlik Olimpik Festivali, İşitme Engelliler Olimpiyatı ülkemizde düzenlenecek. Bir yandan Türkiye – Avrupa Birliği arasında Parlamentonun ilişkilerin dondurulabileceği yönünde alınmış bir karar var. Her ne kadar komisyon tarafından, birlik tarafından çok da ciddiye alınmayacağı bilinse de. Birkaç cümle de Türkiye – Avrupa Birliği ilişkileri kapsamında… Türkiye ile Avrupa arasında en çok temasta olan bakanlıklardan biri de sizin bakanlığınız. Organizasyonlardan da belli…
Burada Bakanlıklarımızın Avrupa Birliği Bakanlığımızın, Dışişleri Bakanlığımızın, diğer bakanlıklarımızın olduğu gibi bizim de temaslarımız var. Ama burada şu bellidir. Bizim yürüyüş vizyonumuz, düşüncemiz bellidir. Bizim yapmak istediğimiz, ulaşmak istediğimiz hedefler bellidir. 2023 yılı Cumhuriyetimizin 100. Yılıdır. Nerede, nasıl bir yerde olmak istediğimiz ortadadır. Dünyanın en iyi 10 ekonomisi arasına girmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Dolayısıyla Avrupa Birliği’nin Türkiye ile olan ilişkilerinde Avrupa Birliği’nin kendini tabiri caizse check etmesi gerekir. Kontrol etmesi gerekiyor. Biz Türkiye’ye karşı nasıl bir yaklaşım içerisindeyiz, doğru bir yaklaşım içerisinde miyiz? Bizi bazı aldıkları kararlarla ilgili olarak ve orada dile getirdikleri konulara baktığınızda birlik içerisindeki yaşanan birçok olayı tasvir ettiklerini görüyoruz. Yani Türkiye ile ilgili bir karar var ama, aldıkları kararın karşılığı aslında Avrupa Birliği’nin içerisinde yaşanıyor. İngiltere’nin almış olduğu karar. Bu ortadadır. Bununla ilgili çalışmalar yapılıyor. Ben Avrupa Birliği Ekonomisi okuduğum için oradan da biliyorum ve yakın takip ettiğim bir konu. Kendi içlerindeki çatışmalar, müzakereler, onu kabul etmeyiz, bunu kabul etmeyiz… Avrupa Birliği içerisinde çok ciddi anlamda bazı kırılmalar yaşanıyor. Dolayısıyla biz oradaki ana düşünce ve hedefi, ulaşılmak istenen değerler noktasında çalışmalarımızı yapıyoruz. Yani biz devam edeceğiz. Yani Avrupa Parlamentosunun aldığı bağlayıcılığı olmayan bir kararı bizi etkilemez. Hedeflerimizden de alıkoymaz ama o kararı alan, el kaldırıp oy veren milletvekillerinin de neye el kaldırıp neye oy verdiklerine iyi bakmaları lazım. Aslında aldıkları kararlar kendileri ile ilgili kararlar. Bizimle alakalı değil.
-Avrupa Birliği'nin değerlerinin tartışmaya açıldığı bir dönem yaşanıyor .
Avrupa birliği içerisindeki bazı bakanların dile getirmiş olduğu konular da açıkçası anlam veremediğimiz şeyler. Avrupa içerisinde yükselen ırkçılığa karşı duruş ortaya koymaktansa bunu içi siyaset malzemesi yapıp bunu Türkiye üzerinden yapmak son derece büyük bir felakettir bu sizi bir yere taşımaz. Avrupa Birliği içerisinde dolduracağınız veya değirmenine su taşıyacağınız bir ırkçılık bir aşırı ırkçılık denklemine girerseniz siz zarar görürsünüz. Avrupa'nın içerisinde yaşayan farklı ülkelerden göç etmiş olanlar var. Türkiye'den de çok ciddi anlamda Avrupa'ya yerleşmiş vatandaşlar var. Kendi vatandaşları var. Kökleri Avrupa'da olmayan hala ülkeleri ile bağlantılı olan. Avrupa birliği içerisinde farklı ülkelerden gelip orada çalışanlar var. Onlara karşı böyle bir ırkçılık veya ayrımcılık yapıldığı zaman ne olacak bunun sonu bunu düşünmeleri lazım bu bir bumeranktır gelir sizi vurur. Bu ırkçılığa İslamafobiye karşı duruş sergilemek gerekir. Buna alet olmamak gerekir. Avrupa'da ki siyasilerin bazıları iç siyaset malzemesi olarak kendi siyasi hırslarına yenik düşerek Türkiye'yi ve bu anlamda yabancı düşmanlığına maalesef değirmenine su taşıyorlar. Bunu yapmamaları gerekiyor. Bu ateşe benzin dökmektir. Bunu yapmamak lazım.
-5 tane önemli seçim var. Az önce vurguladınız
Almanya'da cumhurbaşkanlığı seçimleri olacak. Diğer ülkelerde bir çok seçim var. Bunları iyi düşünmeleri lazım bunları iyi analiz etmeleri gerekiyor. Türkiye iç siyaset malzemesi olacak bir ülke değildir. Karşılığında da argümanları da sesi de duyarsınız ki duyuyorsunuz zaten Avrupalılar için söylüyorum.
- Gençliğe ilişkin projelerle ilgili de bilgi almak istiyorum. Kredi Yurtlar Kurumu'nun Haleb'e yönelik başlattığı kampanya devam ediyor.
KYK ile başlayan bir kampanya oradaki arkadaşlarımızı başlattığı bir kampanya ama çok fazla dışarıdan da katılım noktasında bize talepler geliyor. Gençlik Merkezlerimizde bu çalışmalar da devam edecek. Gençlik merkezlerimizin sayısı 230'a yükseldi devam ediyor şu anda. Gençliğimizin özellikle ve özellikle 15 Temmuz'dan sonra nerede durduğu açık ortaya çıktı. Bazıları, acaba Türk gençliği yeri geldiği zaman ülkesi için ön safta yer alabilecek mi o durumda mıyız diye sorabiliyordu. Ama 15 Temmuz gecesi FETÖ'cu terör örgütünün başını çektiği darbe girişimine karşı gençler ön safta yer aldılar. Milli bilinçlerinin ve şuurlarının farkındalar. Bunu geleceğe taşımak için yapılan çalışmalar devam ediyor. Spor ile beraber kulüplerle yapacağımız çalışmalar bunlar da gençliğe yönelik. Ve Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız çalışmalar içerisinde gençleri önünün daha fazla açılması için yaptığımız yapacağımız çalışmalar var. Bununla beraber bizim özellikle sivil toplum çalışmalarında ve gönüllülük çalışmalarında gençlerimizin çok daha fazla katılım sağlaması için onları teşvik ediyoruz. Çünkü onların toplumla paylaşması gereken toplumla iç içe olması gereken bir çok çalışma. Ve bunu sağladığınızda zaten sosyal birlikteliğinizde temelini atmış ve geleceğe hazırlamış oluyorsunuz. Gezi programlarımızla farklı farklı şehirlerdeki kardeşlerimiz bir araya geliyor. Tarihsel anlamdaki çalışmalarımız ile Çanakkale ruhu Sarıkamış'taki yaşananlar biliyorsunuz yine 8 Ocak'ta Sarıkamış yürüyüşümüz olacak. Tüm bunların hepsi milli ve manevi değerlerimizin geleceğe taşınması için ve şuurlu bir gençlik ile yolumuza devam etmek için yapılan çalışmalar.
-Sporda teröre yönelik birlik ve beraberlik ile ilgili verilecek mesaj ile ilgili sizden bir mesaj daha alabilir miyim ?
Yarın akşam 'Devlet millet el ele beraber tribüne' sloganı ile Cumhurbaşkanımızın himayesinde olacak başbakanımızın katılımı ile ve İstanbul'daki çok sayıdaki vatandaşımızın şehir dışından gelecek olan ve aynı zamanda sporcularımızın katılımı ile yapılacak bu maç çok önemlidir. Bu birlik ve beraberlik mesajı verecek. Ama bunun dışında tüm kulüplerimizin bu kararlılık içersinde olması çok önemli taraftarlarımızın tribünde özellikle terör karşı birlik mesajlarını vermeleri ve göstermeleri çok önemli. Yıkılmaz olduğumuzun çimentomuzun çok sağlam olduğunun en büyük göstergelerinden biri olacak. O yüzden taraftar gruplarından bunu rica ediyoruz bu hafta ki maçlarda da. Tabi şehit ve gazi ailelerine gidecek gelir ile beraber şu anda 10 milyonu geçmiş durumda sponsorlar ile gelen destekler ile inşallah burada bir.. Tabi kaybettikleri evlatlarını eşlerini çocuklarını biz geri getiremiyoruz. Ama onlara bir nebze olsun hayatlarına yardımcı olabilecekleri bir şeyler sağlyacak en azından onlara sahip çıkma noktasında toplumsal anlamında bunu ortaya koyacaktır. Tüm vatandaşlarımızı yarın ki maça davet ediyorum.