8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle, tüm kadınların, daha müreffeh bir hayat yaşamaları adına taşıdıkları istek ve özlemlerini canı gönülden paylaşıyor ve destekliyoruz.

Hükümetimiz döneminde kadınlarımızın hak ettiği yerde olmaları ve saygınlıklarının üst bir bilinçle idrak edilebilmesi için reform niteliğinde çalışmalara imza attık.

Avrupa Konseyi Dönem Başkanlığı sırasında, kadına karşı şiddet alanında ilk uluslararası belge olan ve kısaca İstanbul Sözleşmesi olarak da anılan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin hazırlıklarına öncülük etmiş ve bu Sözleşme'yi imzalayan ve meclisinde onaylayan ilk ülke olan Türkiye’mizde kadınlar, hem toplumumuzun hem de ailenin temel parçasıdır. Kadınların mutlu olmadığı ve dışlandığı bir ülke hiçbir zaman ilerleyemez. Bu tartışmaya kapalı bir gerçektir.
Bizler, cenneti annelerin ayağının altına seren bir dinin mensupları, hem yönetimde hem de aile  içerisindeki vakur duruşuyla örnek teşkil eden Hayme Anaların, yeri geldiğinde İstiklal Mücadelemizde eşsiz Kahramanlıklar gösteren  Nene Hatunların ve Kara Fatmaların torunlarıyız.

Kendi kadim kültür ve medeniyetimizi ve yaşadığımız zamanı, sahip olduğumuz bu yüce mirasın, incelik ve feraseti çerçevesinde tefekkür ediyoruz.

Kadın erkek fırsat eşitliğinin pekiştirildiği ülkemiz kadınlarının, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlar, sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim…