Seçim çalışmaları kapsamında Samsun’da Gıda Borsası üyeleriyle bir araya gelen Bakan Çağatay Kılıç,  muhalefet partilerinin seçim için ortaya koyduğu vaatlerin hepsinin aslında AK Parti hükümetleri tarafından gerçekleştirildiğini kaydetti.

Muhalefet partileri vaatte bulunadursun AK Parti’nin Türkiye’nin büyük hedefler doğrultusunda ne yapacağını konuştuğunu dile getiren Bakan Çağatay Kılıç, “Ülkemizin geldiği noktada yarın ne yapacağız, ondan sonraki gün ne yapacağız, bir hafta sonra ne yapacağızı konuşmuyoruz. Biz şu anda 2023, 2053, 2071’de ne yapacağımızı konuşuyoruz. Ülkemizin büyük hedefleri doğrultusunda ne yapacağımızı konuşuyoruz. Ekonomi anlamında baktığınız zaman gıda en temel değerdir. Ama bunun aynı zamanda iyi yönetilmesi hem de gelecekte nasıl bir yöntemle yolumuza devam edeceğimizin iyi anlaşılması gerekiyor. Türkiye’de tohum bankası yoktu, biz yaptık. Hep dışarıdan alıyorduk” diye konuştu.

“Neye talip olduğunu bilmeyen bir muhalefetle karşı karşıyayız”

Muhalefetin seçim vaatlerinin aslında AK Parti hükümetleri tarafından hayata geçirildiğini yineleyen Bakan Çağatay Kılıç, şöyle dedi:

“Birçok şey konuşuluyor, birçok şey gündeme getiriliyor, birçok vaatlerde bulunuluyor. Geçen gün ben kendi alanımla ilgili yaşadım. Bulunan vaatler aslında şu anda gerçekte olanlar oluveriyor. Demek ki, neye talip olduklarını bilmeyen bir muhalefetle karşı karşıyayız. Yani şu anda kanunda, yönetmelikte, uygulamada olan şeyleri vaat ediyorlar. Bunlar olacak iş değil. Tabi biz muhalefetin işini kolaylaştırdık. Şu anlamda kolaylaştırdık, onlar seçim beyannamesi hazırlarken önüne daha fazla koyuyorlar. ‘AK Parti şunları yaptı, hükümet şunları yaptı, biz daha fazlasını yapacağız’ diyorlar. Biz zaten onları yapıyoruz. Başka bir şeyiniz var mı? Yok.”

“Bizden daha fazlasını isteyin”

Bakan Çağatay Kılıç, özellikle Samsun ölçeğinde bakıldığında, Samsun’un büyük bir tarım potansiyeli olduğuna işaret ederken, “Belki de Türkiye’nin en bereketli toprakları Samsun’da ve bunu çok daha iyi kullanmamız gerekiyor. Bu anlamda yaptığımız bir takım çalışmalar var. Sizlerle beraber yapacağımız çalışmalar var. Samsun’un tarımsal yapısını hem tarımla hem de hayvancılıkla alakalı olarak gelişmesi noktasında bizi sıkıştırın. Daha fazlasını bizden isteyin. Beraberce bunları yapalım” dedi.

 “Türkiye'nin 4 yıl kaybedecek vakti yok"

Bakan Çağatay Kılıç daha sonra partisince Ladik’te düzenlenen mitinge katılarak halka hitap etti. Bir siyasi partinin genel başkanının hedefinde seçimden başarıyla çıkmak olduğunu dile getiren Bakan Çağatay Kılıç, Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun, "Sandıktan birinci parti olarak çıkmazsam görevi bırakırım, başka bir arkadaşıma devrederim" sözlerini anımsatarak, muhalefet partileri başkanlarının böyle bir şey söyleyemediğini ifade etti.

Konuşmasında, 4 Temmuz 1994 tarihli bir gazetenin manşet haberine de değinen Bakan Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Haberin içeriği şu. SSK'nın patronundan itiraf. Kim? Bakın işte burada. Ne yazıyor biliyor musunuz ? Genel Müdür Kılıçdaroğlu, kendi sözü, 'Hastaneler çürüyor. Sağlık Bakanlığına alın diye yalvarıyorum'. Değerli kardeşlerim kim birleştirdi hastaneleri? Geçmişte yapılması için yalvardığınız şeyleri AK Parti yapınca neden rahatsız oluyorsunuz? İşte burada cevabı. Kendisi gitmiş söylemiş. Tabi ondan sonra AK Parti'nin gelmesini beklemek durumunda kalmış. AK Parti geldikten sonra da icraatı yapmış."

AK Parti iktidarının Türkiye'de ekonomi güçlendikçe, zaten bunu tabana yaydığını, emekliye yaydığını aktaran Kılıç, şunları kaydetti:

"Ama dikkatli hesaplarla yayıyoruz. Niye biliyor musunuz? Çünkü biz, şöyle bir şey söylemek istemiyoruz. Ne diyor Sayın Kılıçdaroğlu, SSK Genel Müdürü olarak, 'Emekliye maaş ödeyemem. Bireysel emekli edilenlere para yok', diyor ki 'Çalışma Bakanı ile Maliye Bakanı anlaşamadığı için emekli işçilerine ödenecek maaştaki zam da olmayacak.' Bu ne biliyor musunuz? Beraber yönettikleri zamandaki durum işte. Niye bunları örnekliyorum biliyor musunuz? Diyecekler ki 'o geçmişteki şeyleri niye karıştırıyorsunuz?' Hatırlamamız için, hatırlamanız için... Görev aldıklarında ne yaptıklarını iyi hatırlamamız için. Çıkmış diyor ki '4 yıllığına'. Yahu arkadaş Türkiye'nin 4 yıl kaybedecek vakti yok."