30 Haziran 2015
Samsun’da yayımlanan Haber Gazetesi köşe yazarı Necdet Uzun, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç ile ilgili bir makale kaleme aldı. Necdet Uzun’un makalesi şöyle:
Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç, eskilerin deyimiyle
"Nev-i şahsına münhasır" bir siyasetçi...
Aslında, "siyasetçi" demek de doğru değil...
Çünkü alışık olunan siyasetçi profili, yaptıklarını ballandıra ballandıra anlatıp; bundan manevi anlamda nemalanır, bunun medyada yer almasını da ister... İş yapanın övünmesi hakkıdır elbette...
Ancak, Çağatay Kılıç, rahmetli dedesi İlyas Kılıç gibi mütevazılığı tercih eden bir kişilik... Onun Samsun'a kazandırdıklarını "temcit pilavı" gibi ısıtıp ısıtıp milletin önüne koyduğunu gören ya da duyan oldu mu?..
Samsunspor'a yaptığı yardımlarla ilgili de ağzından tek bir laf çıktı mı?..
Dün Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, "Teşekkür etmek" için aradığında, ona Bakan Çağatay Kılıç'ın, ilçede kurulması planlanan termik santralin ÇED'i için verilen durdurma kararındaki etkisini sordum...
"Olmaz mı?" dedi...
Kul, teşekkür ettiğini hatırlattı...
Çağatay Kılıç'ın, 26 Haziran'da yapılan ÇED değerlendirme toplantısından birkaç gün önce hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hem de Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ile görüştüğünü duymuştum...
Yoksa, o toplantıya katılan bürokratlar, tümden karşı çıkabilirler miydi?..
Çağatay Kılıç, isteseydi iki görüşmeyi basınla paylaşır; bu gelişmeden siyaseten nemalanabilirdi... Ancak, böyle yapmadı... Çünkü, 26 Haziran'da Ankara'da yapılan ÇED Komisyonu'ndaki bakanlık üst düzey bürokratlarını rencide etmiş olur, o toplantının da bir anlamı kalmazdı... Yani, o toplantı göstermelik olurdu...
Bizler bu süreçte, mesele üzüm yemekse bağcıyı dövmeden de iyi ilişkilerle sorunun çözülebileceğini gördük... Terme'de termik santrale karşı kazanılan ilk zaferde, Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç'tan vekillere, Terme Belediye Başkanı Kul'dan diğer komşu ilçe belediyelerine, çevre duyarlılığı olan kuruluşlardan siyasi partilere, ilçe meydanındaki simit satan gençten işsizine kadar herkesin gönül birlikteliğinin hakkı vardır...
Bu anlamlı büyük fotoğrafta yer alan hiç kimseyi makaslamamak lazım!..