Bakan Çağatay Kılıç, 24 TV'de yayınlanan Derya Oruçoğlu ve Yaşar Temel’in sunduğu, Engin Verel, Muhittin Boşat, Haluk Haluk Yürekli’nin yorumlarıyla katıldığı 'Anlık Skor' programında spor gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Passolig uygulamasının tribünlerdeki şiddetin önüne geçilmesi için önemli bir uygulama olduğunu dile getiren Bakan Çağatay Kılıç, Galatasaray- Fenerbahçe maçında bir futbolcuya hakaret ettiği için cezalandırılan ve bir yıl men cezası alan seyirciyi hatırlatarak “Stadyuma gelen, olay çıkartan seyircileri passolig olayı engelleyip dışarıda bıraktı. Yanlış yaptığınız takdirde bunun hukuki anlamda tespiti mümkün ve bu onun cezasıyla ilgili olarak çalışma doğrudan yürüyor” dedi.

“Şiddetin aması, pardonu olmamalı” diyen Bakan Çağatay Kılıç, maçlara ailesiyle gitmek isteyen taraftarların olduğunu ama şiddet olaylarından dolayı gidemediklerini belirterek “Bizim bu vatandaşlarımıza  yardımcı olmamız gerekiyor, onların önünü açmamız lazım. Çünkü onlarda en az o maçları takip etme hakkına bütün diğer seyirciler kadar sahipler” dedi. E – biletsiz oynanan Manisa’daki Süper Kupa Finali’ni hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, “Siz de belki görüntülerini tespit etmişsinizdir muşta atıldı sahaya” dedi.

Kulüplerin e-biletle ilgili şikayetleri olduğu iddiaları ve e-passolig’in esnetileceği hakkındaki tartışmalara karşılık Bakan Çağatay Kılıç, Türkiye Futbol Federasyonu Heyetini ve Kulüpleri Birliği Vakfı Yönetim Kurulu ile gerçekleştirdiği toplantıda konuşulanlara değindi ve şikayetlerin e – bilet hakkında olmadığını belirtti. E – bilet satışlarının 500 bini aştığını, gelirlerin yüzde 48’inin doğrudan kulüplerin kasasına gittiğini ve bu sayede kulüplerin sabit bir gelir elde ettiğini söyleyen Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasına şöyle devam etti:

 “Şikayet şu; bu sistem daha verimli bir şekilde işlesin. İlk kez hayata geçirilen bir uygulama ve bazı eksikliklerin olması mümkün olabiliyor. İşte bunların hızlı bir şekilde giderilmesi için yapılan çalışmaları federasyonumuz, kulüpler birliği ve işi yüklenmiş olan firma arasındaki koordinasyona çözülecek olan bir konu olarak görüyorum.”

Olumlu atmosfere hem yöneticilerin hem sporcuların hem de spor yorumcularının etkisi olduğunu belirten Bakan Çağatay Kılıç, herkesten yaptığı açıklamalarda biraz daha dikkatli olması gerektiğini söyledi.

E – bilet uygulamasıyla statların boş kaldığına dair yapılan yorumlara ise Bakan Çağatay Kılıç 52 bin kapasiteli  Türk Telekom Arena’da geçekleşen Galatasaray – Fenerbahçe maçını izlemeye gelen seyirci sayısı ve satılan bilet rakamlarıyla cevap verdi. Geçen sene e- bilet olmayan Galatasaray - Fenerbahçe maçının izleyici sayısının 47 bin, bu sene e – bilet ile 30 bine düştüğünü söyledi. Bu düşüşün  tek sebebinin e – bilet olamadığına vurgu yapan Bakan Çağatay Kılıç, “Galatasaray kulübü bu seneki derbideki bilet fiyatlarını yüksek belirledi. Bu kulübün kendi kararıdır. Şu rakamda çok ilginç, geçen sene kapalı satılan bilet sayısı 6 bin küsür, stada gelip gişede son anda karar veren. Bu sene 9 bin küsür” dedi. Derbi maçalarının tansiyonu yüksek, atmosferi yoğun maçlar olduğunu söyleyen Bakan Çağatay Kılıç,  özellikle izlediği bölümlerde geçen sezondaki gibi sahaya yabancı madde atılmadığına dikkat çekerek, “Benim için bu önemli bir şeydir” dedi. 

Türkiye kadar sporuna, spor camiasına ve federasyonalara  destek veren başka bir ülke olmadığının altını çizen Bakan Çağatay Kılıç, federasyonlara yıllık 250 – 260 milyon TL destek verildiğini söyledi. Bu desteğin içinde yapılan stadların, yüzme havuzlarının ve diğer tesislerin olmadığını belirten Bakan Çağatay Kılıç, ciddi bir tesisleşme hamlesi içerisinde olduklarını ama asıl önemli olanın o tesislerin içinin doluluğu olduğunu vurgulayarak, “Siz dünyanın en iyi stadını yaparsınız dünyanın en iyi spor salonunu yaparsınız ki biz bunu yapmaya muktediriz. Ama içerisinde onu kullanmazsanız o zaman onun bir anlamı olmaz. Biliyoruz tesis yapmak yetmez, o tesisin içinin dolması lazım” diye konuştu. Bakan Çağatay Kılıç bu tesislerin sporcular tarafından kullanılması sağlandığı zaman arkasından başarının da  geleceğine vurgu yaptı.

Chealse’nin stadı Stamford Bridge örneği üzerinden tesislerin nasıl olması gerektiğini açıklayan Bakan Çağatay Kılıç, buraların 24 saat yaşayan yerler olması gerektiği ve bunun için de onbeş günde bir futbol oynamakla değil, tesis içinde ofis yapısı, farklı ticaret alanları ve sosyal aktivitelerin de düzenlenmesiyle gerçekleşebileceğini söyledi. Gençlerin stadları daha yoğun kullanması için ciddi manada teşvikleri olduğunu belirtti.

Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ‘temiz spor’ politikasıyla oldukça hassas bir konu dopingle mücadelenin nasıl ilerlediğiyle ilgili Bakan Çağatay Kılıç, bu noktada sporcuların eğitilmesi ve yol haritası çıkarılması gerektiğini söyledi. Doping konusunda sporcularımızın bilinçli olması gerektiğini belirten Bakan Çağatay Kılıç, “Bilmediği suyu dahi içmeyen rakiplerle karşı karşıyalar”  diye konuştu.

Geçmişte dopingin çok göz ardı edildiğine vurgu yapan Bakan Çağatay Kılıç, artık yaptırımların arttığını ve bu konuda Adalet Bakanlığı ile ortak bir çalışma içinde olduklarını bildirdi. Doping kullanımı hakkında sporcuların iyi bir şekilde bilgilendirilmesi halinde dopingi kullanacaklarına inanmadığını söyleyen Bakan Çağatay Kılıç konuşmasına şöyle devam etti: “Bizim numunelerdeki aldığımız sonuçlarda ciddi düşüş var. Sporcu, antrenör, her kimse buna bir şekilde buluşan bunun karşısında biz duracağız, bunun hiç affı yok.”

Türkiye’nin uluslararası arenada adını olumlu duyurabilecek ve Türkiye’ye gelir sağlayabilecek her projeye katkı sağlanacağını söyleyen Bakan Çağatay Kılıç, 2024 Olimpiyatları’na Türkiye’nin aday olup olmadığını değerlendirdi. Bu konuda Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı ile de görüşmeler yaptığını söyleyen Bakan Çağatay Kılıç, “Bu konuda hem vaktimiz var hem de geçmişten gelen tecrübelerimizi iyi değerlendirmeliyiz. Üst bir iradenin ortaya konması gereken bir çalışma olduğu için önce altyapımızı bir hazırlayalım ona göre” dedi.  Olimpiyatlara az sporcu gönderilmesini ve büyük başarılar kazanılamamasını tecrübe eksikliği ile açıklayan Bakan Çağatay Kılıç, başarıyı elde etmiş kişilerle antrenörlerin bir süre beraber çalışmasının ve daha sonra sporculara yönelik çalışmalarını devam ettirmelerinin bir çözüm getirebileceğini anlattı. Büyük başarılar kazanmış ülkelerden biri olan Almanya ile de görüşmeler yapacağını söyleyen Bakan Çağatay Kılıç, 2014 Dünya Kupasındaki başarıyı nasıl sağladıklarını, hangi farklı yolları denediklerini birinci ağızdan öğreneceğini belirtti.

 Olimpiyatları konuşurken paralimpikleri de unutmamak gerektiğinin altını çizen Bakan Çağatay Kılıç, “Orada da çok ciddi başarılarımız var. Bu başarıları desteklememiz ve başarıyı elde eden fiziki engeli olan ama ruhunda, kalbinde o azmi taşıyan sporcu kardeşlerimize de daha fazla destek vermek gerekiyor” diye konuştu.

Türk  Telekom Arena stadının üzerinin kapatılması için devam eden mahkeme sürecini değerlendiren Bakan Çağatay Kılıç, Galatasaray’da yönetimin değiştiğini ve sorunun çözülmesi için tekrar konuşulacağını kaydetti. Yükümlüğün neler olduğu, bu zamana kadar neler yapıldığı ve hangi noktaya gelindiği konusunda yeniden değerlendirme yapılacağını söyleyen Bakan Çağatay Kılıç, “Biz burada sorunların hukuk içerisinde çözülmesiyle görevliyiz. Dolayısıyla o noktada bakarız, çalışırız. Arkadaşlar da hukuki ise hukuki, değil ise başka şekilde çözülmesi noktasında gerekenler yapılır” diye açıkladı.

Türkiye Futbol Federasyonu’nun 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın bir kısmına değil tamamına aday olma konusunda ısrarcı davranmasını doğru bulduğunu belirten Bakan Çağatay Kılıç, “Birazı orada birazı buradan ziyade, biz bunu alırız; gücümüzün de yerinde olduğuna inanıyoruz, biz bunun hepsini yaparız. Bölük pörçük yapmaktansa hepsini yapmaktan yanayız” diye konuştu.

Bakan Çağatay Kılıç, halen hizmet veren Gençlik Merkezi sayısının 182 olduğunu ve bu merkezlere 700 bin gencin üye olduğunu anlatırken, “Gençlik merkezlerimiz, bizim bakanlığımızın uhdesinde olan ve bizim hayata geçirdiğimiz projelerimiz arasında. Şu an 182 tane gençlik merkezimiz faal, yapılacak olan yaklaşık 100 tane gençlik merkezi daha var. İlerleyen dönemlerde de bunların sayısını artıracağız. Gençlik merkezlerinde sunulan hizmetler tamamen ücretsiz. Bu merkezlerde, keman, ney, kanun, ebru, hat, Kur-an’ı Kerim, Osmanlıca gibi kurslar var. Ücretsiz verilen kursların sayıları ise her geçen gün artıyor. Çinicilikten tutunda geleneksel olarak bizim kültürümüzden, örfümüzden, âdetimizden gelen, unutulmuş unutulmaya yüz tutmuş olan el sanatlarının hepsi var” dedi. 

“Osmanlıca kursu ile sertifika alan genç sayısı 200 bini geçmiş durumda”

Bakan Çağatay Kılıç, gençlik merkezlerinde verilen Osmanlıca kurslarının çok ciddi bir karşılık bulduğunu ifade ederek, “Gençlik merkezlerinde verilen Osmanlıca kurslarına katılıp sertifika almış kardeşlerimizin sayısı 200 bini geçmiş durumda. Bu kardeşlerimiz artık Osmanlıcayı okumayı yazmayı biliyorlar” diye konuştu.

Gençlik kamplarında bu yaz 35 bini aşkın genci misafir ettiklerine değinen Bakan Çağatay Kılıç, “Geçtiğimiz yaz 17 tane kamp gerçekleştirdik ve bu kamplarda 35 bini aşkın genci ağırladık. Bu 35 bin gencin hepsi farklı farklı illerden, kültürlerden geliyorlardı. Hatırlayın Ekim’in başında sokaklarda yaşadığımız bazı olumsuz olaylarda maalesef ve maalesef gençlerimizin yoğun bir şekilde kullanıldığını gördük. Bu olaylar üzerine değerlendirmede bulunurken gençlik kamplarımızın sayısını artırmak gerektiğini düşündük. Başbakanımızla da bu konuda görüştük onun da talimatlarını aldık” şeklinde konuştu. 

“Kimsesiz ve sokak çocuklarının kötü alışkanlıklar yerine spora nasıl transfer ederiz, köprüyü nasıl kurarız?” sorusuna ise Bakan Çağatay Kılıç, şu karşılığı verdi: 

“Bizim bu noktada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızla beraber bir çalışmamız var. Spor tesislerimizin kullanımını yoğunlaştırılması ile ilgili her fırsatta açıklamalarda bulunuyorum. İşte bunun için bu konunun üzerinde ısrarla duruyorum. Yetiştirme yurtlarımızda olan, aile sevgisinden bir nebze olsun uzak kalmış olan kardeşlerimizin sportif faaliyetlerle kendini daha güvende hissetmesi ve toplumun içerisinde güvenli bireyler olmaları için spor tesislerimizi onlara açmalıyız. Şu anda bu konuyla ilgili çok ciddi çalışmalarımız devam ediyor. Onların oradaki zamanlarını daha yoğun bir şekilde spor yaparak geçirmeleri için federasyonlarımızla yaptığımız çalışmalarımız var.”

Engelli sporcuları da daha iyi hazırlayabilmek adına onlarında spor tesislerinden yararlanması gerektiğini vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Olimpiyatları konuşurken paralimpikleri de unutmamamız lazım. İkisi beraber olan bir şey ve orada da ciddi başarılarımız var. Bu başarıları desteklememiz ve bu başarıları elde eden kardeşlerimizin fiziki engeli olan ama ruhunda, kalbinde o azmi taşıyan sporcu kardeşlerimize de daha fazla destek vermek gerekiyor. İşte bunların daha fazla kendilerini geliştirebilmeleri için antrenman saatlerini arttırmamız lazım. Bunu arttırabilmemiz için de tesislerin kullanımının daha fazla olması lazım” dedi.