18 Ocak 2015
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "Terör nerede olursa olsun bütün dünya ortak şekilde karşı durmalıyız. 'Senin teröristin iyi, benim teröristim kötü' anlayışı olamaz. Herkes eşit bir şekilde aynı duruşu, şekli sergileyecek. Biz bunu yapabilen bir ülkeyiz" dedi.
Ardahan 5. Olağan İl Kongresi'nde konuşan Bakan Çağatay Kılıç, ülkeyi geleceğe çok daha kuvvetli bir şekilde hazırlamayı planladıklarını söyledi.
Türkiye'de artık sayılı projeleri ve dünya çapındaki spor organizasyonlarını yapmak konusunda herhangi bir çekincelerinin olmadığını belirten Bakan Çağatay Kılıç, bunların hepsini alınlarının akıyla yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda, uluslararası misafirleri karşılama töreninde tarihi geçmişten gelen ve eski dönemlerdeki devletleri temsil eden üniformalarıyla bulunan muhafız alayı askerlerinin duruşundan rahatsız olanların bulunduğunu anımsatan Bakan Çağatay Kılıç, 2014 yılı Ağustos ayında yapılan devir teslim töreninin, geçmişten gelen kadim devlet anlayışının bir gereği olarak yapıldığına dikkati çekti.
Bakan Çağatay Kılıç, Fransa'nın başkenti Paris'te 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırıya tepki için dünyayla dayanışma içerisinde Paris'e gittiklerini bildirerek, şöyle konuştu:
"Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu, dünya liderleriyle beraber birlik ve beraberlik içinde dünyaya gereken mesajı verdi. Bizim oraya gitmemizdeki amaç şuydu, biz yıllardır, 'terörün dini, milleti, iyisi, kötüsü olmaz. Terör bir insanlık suçudur, teröre karşı durmak hepimizin ortak değeri ve görevidir' diyoruz. Ama şunu da söylüyoruz, teröre karşı beraber yürüyeceksek, her yerde teröre karşı beraber yürüyeceğiz. Sadece Paris'te değil bütün dünyada... Nerede olursa olsun, bu İstanbul'da olursa İstanbul'da, Ankara'da ise Ankara'da, Diyarbakır'da ise Diyarbakır'da, Ardahan'da ise Ardahan'da, Samsun'da ise Samsun'da, Mersin'de ise Mersin'de, Ortadoğu'da ise Ortadoğu'da, İskandinav ülkelerinde ise İskandinav ülkelerinde... Terör nerede olursa olsun bütün dünya ortak şekilde karşı durmalıyız. 'Senin teröristin iyi, benim teröristim kötü' anlayışı olamaz. Herkes eşit bir şekilde aynı duruşu, şekli sergileyecek. Biz bunu yapabilen bir ülkeyiz. Bizim canımız terörden çok yandı. Bu ülkenin evlatlarını şehit verdik. Bu ülkenin evlatlarını kandırıp dağlarda ölüme terk ettiler. Biz bu acıyı biliriz. Zaten bu acıyı yaşamamak için bütün çabalarımızı ortaya koyuyoruz."
-"Peygamberimize hakaret edemezsiniz"-
Birçok Avrupalı lidere terör konusunda, "Yapmayın, etmeyin, bu gelir, döner sizi de vurur" dediklerini ancak bazıları tarafından ciddiye alınmadıklarını ifade eden Kılıç, teröre karşı hiçbir ayrım yapmadan her türlü desteği vereceklerini kaydetti.
Kılıç, ilkesel duruşlarını her zaman ortaya koyacaklarına değinerek, şöyle devam etti:
"Teröre karşı yine destek vereceğiz ama kendimize karşı yapılanlara da aynı desteği bekliyoruz. Bu da bizim hakkımız. Almanya'da Sayın Başbakanımız'la, Sayın Merkel'le yaptığımız görüşmeden sonra Mevlana Camisi'ni ziyaret ettik. Kundaklanan bir camiydi. Şu konuda teşekkür ediyorum, Sayın Merkel aynı gün 'İslam Almanya'nın parçasıdır, Avrupa'nın parçasıdır' dedi. Ayrıca, 'Camilere karşı, Müslüman'ların inanç ve ibadet yerlerine karşı farklı ülkelerden göç ederek artık Alman toplumu içerisinde asli unsur olan bütün insanların haklarını savunmak görevimiz. Biz onları koruyacağız. Bu camilere saldırı yapanları da bulup cezalandıracağız' dedi. Tabii bunun arkasında Türkiye'nin gücünün de bir katkısı var."
Fikirlerin ve inançların özgürlüğü konusunda büyük adımlar atan bir siyasi parti olduklarına işaret eden Bakan Çağatay Kılıç, bunun aksinin hiç kimse tarafından iddia edilemeyeceğini bildirdi.
Bakan Çağatay Kılıç, ülkedeki bütün farklılıkları kucaklamış, farklılıkların bir arada yaşaması için çaba sarf etmiş, inançlarından dolayı önüne engel koyanların engellerini aşmış bir iktidar olduklarının altını çizerek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"1,5 milyarı aşkın Müslüman var bu dünyada. İslam inancını benimsemiş kardeşlerimiz var. Biz tek şey istiyoruz, inancımıza saygı gösterin, bizim inancımıza göre ve yüreğimizde onurumuz, şerefimiz olan, iman ettiğimiz, Peygamberimize saygı gösterin. Biz sizden başka bir şey istemiyoruz. Fikir hürriyeti 'evet' fikrinizi söyleyin, düşüncenizi dile getirin ama 1,5 milyar İslam aleminin Peygamberine, sevgilisine, alemlerin yüzü suyu hürmetine yaratıldığına inandığımız Peygamberimize hakaret edemezsiniz. Bu fikir özgürlüğü, düşünce özgürlüğü değildir. Bunu açık ve seçik olarak söylüyorum, Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız söylüyor, Türkiye haykırıyor. Size hiç kimse hakaret etme hakkını vermiyor."